Ve karşınızda Orange County Beyaz Yaka Hapishane Sistemi'nin Gerçek Asyalı Ev Kadınları. | Open Subtitles | وربات البيت الآسيويات الحقيقيات في السجن لمقاطعة أورانج نظام سجن ذوي البشرة البيضاء |
Grant Lisesi, Orange İlçesi, Chapman Korosu. | Open Subtitles | غرانت مدرسة ثانوية مقاطعة أورانج تشابمان جوقة |
Merhaba ben Sidney. Miss Orange County finalisti ve özel eğitmenim. | Open Subtitles | مرحباً ، أنا سيدني مدربة شخصية كنت في نهائي ملكة جمال مقاطعة أورانج |
Orange Sokağındaki küçük dairemizde elektrik kesilmişti. | Open Subtitles | انقطعت الكهرباء فى تلك الشقة التى استأجرنها بشارع اورانج |
Orange Bölgesi'nde görüşülmeyi bekleyen suçlamalar vardı. | Open Subtitles | كنت مُحّاكم بالكثير من التهم وما زلت في سجن أورنج |
California'da Orange County adında bir yerde yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش فى كاليفورنيا ـ ـ فى مكان يسمى أورانج كاونتى |
1 yıl önce sadece Orange County sörfçüsü idim. | Open Subtitles | منذ عام مضى كنت مجرد رياضى من أورانج كاونتى |
Bak, Biz buraya Orange County'den ne olursa olsun araba sürerek geldik. | Open Subtitles | اسمع لقد قطعنا مسافه طويله من أورانج كاونتى |
- Orası benim geldiğim yer. - Orange County'i duymuştum. | Open Subtitles | من حيث أنتمى - لقد سمعت عن أورانج كاونتى - |
- Doğu Orange Lisesi'ne gittin mi? | Open Subtitles | هل ذهبت الى المدرسه العليا بشرق أورانج نعم. |
Bu gece Doğu Orange, New Jersey'den 73 kg. | Open Subtitles | الليله فى معركتنا المفتوحه من شرق أورانج. . نيوجيرسى |
Sen buraya gelmeden önce Mr. Orange kendisini hastahaneye götürmemi istedi. | Open Subtitles | قبل أن تدخل هنا سيد اورانج كان يسألني أن آخذه إلى المستشفى |
Sen, Mr. Orange kalkmış arkadaşım olan bu adam hakkında babam için dört sene hapiste kalmış dört sene boyunca önerdikleri hiçbir pazarlığa girmemiş bu adam hakkında, tam şimdi serbest olduğunda ve biz ona hakkını ödeyebileceğimiz bir zamanda bize kazık atmaya ve bizi yeryüzünden silmeye karar verdiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | إذن ، سيد اورانج أنت تخبرني أن صديقي المفضل الذي قضى أربعة سنوات من اجلنا |
Sen buraya gelmeden önce Mr. Orange... kendisini hastaneye götürmemi istedi. | Open Subtitles | قبل أن تدخل هنا سيد اورانج كان يسألني أن آخذه إلى المستشفى |
Olmayan paramla yaptım, bu nedenle Orange Julius'dayım. | Open Subtitles | إنه من أورنج جوليس *^* Black Diamond™ Team *^* |
Orange County, Virginia; Mayıs ayı. | Open Subtitles | مقاطعة أورنج , فيرجينيا , مايو |
Yemek arasında hors d'oeuvres ile canard à l'Orange arasında tatlıyla kahve arasında. | Open Subtitles | ما بين الأطباق... ما بين المقبلات ووجبة البط مع البرتقال بين الحلويات والقهوة |
5'in sapağının 3 mil kuzeyinde Orange Grove'dayım. Bekle. | Open Subtitles | انا فى بستان برتقال على بعد 3 اميال فى الشمال ، انتظرى |
Orange County'deki John Wayne havaalanından senin için bir uçuş ayalardım | Open Subtitles | حجزت لك تذكرة في مطار جون واين في المقاطعة البرتقالية. |
DDT'yi ve Vietnam'daki Agent Orange'ı ürettiler sonra da "Roundup" dedikleri bir ürün geliştirdiler. | Open Subtitles | لأنها تنتج مادة الدي دي تي ، العامل البرتقالي في فيتنام وهم طوروا منتج يسمى الدورة الكاملة |
Orange County yetkilileri, ailesinin evlilik sertifikasını yolladı. | Open Subtitles | موظف في مقاطعه "أورانغ" أرسل لنا وثيقة زواج أبويه |
Benim şirketin ismi de Joie de Vivre Çeşitli mektuplar almaya başladım Alabama ve Orange bölgeleri gibi yerlerden benim şirketimi boykot edeceklerine dair çünkü bizim bir Fransız şirketi olduğumuzu düşünüyorlardı | TED | حسنا، اسم شركتي جوا دي فيف فبدأت اتلقى تلك الرسائل من اماكن كألاباما و اورنج كاونتي تقول انهم سيقاطعون شركتي لانهم كانو يظنون اننا شركة فرنسية |
Demin, Sarah'dan nedimem olmasını istemek için Orange Orange'a gittim. | Open Subtitles | (حسناً, ذهبت لـ(البرتقالة البرتقاليّة لأطلب من سارة أن تكون إشبينتي |
Ajan Orange, güvenli olan bölgelerde mikropla savaşmış. | Open Subtitles | مبيد الدي دي تي في الحمسينيات العميل أورينج أجري حرب جرثومية على الجيران المطمئنين |