organizasyonun geri kalanından 10 dakikalık üretkenliği çalan bir toplantıdır bu bir saatlik toplantı, ki aslında iki veya üç kişi ile birkaç dakika konuşma ile halledilebilecek şeylerdir konular. | TED | انها 10 ساعات من الإنتاجية , مأخوذة من بقية المنظمة ليكون هذا الاجتماع لمدة ساعة واحدة التي ربما كان ينبغي التعامل معها من قبل شخصين أو ثلاثة بالحديث لبضع دقائق. |
Ve o organizasyonun muhtemelen modern çatışmayı anlamak için en bilgili anahtar oyuncu olmasının bir nedeni bu -- çünkü konuşuyorlar. | TED | وهذا احد الاسباب الذي يفسر لماذا تلك المنظمة تقريبا افضل لاعب رئيسي قادر على فهم الصراع الحديث لانهم يتحدثون |
Siyahi İnsanların Gelişmesi için Ulusal Birliğin kurulmasında rol oynasa da yakın zamanda organizasyonun gözünden düştü. | TED | وبرغم مشاركتها في إنشاء الجمعية الوطنية للنهوض بالملونين، لكن سرعان ما تم تهميشها من قِبل المنظمة. |
Günde 1200 insanı öldüren bir organizasyonun başında yaşamımı sürdüyorum. | Open Subtitles | أكسب المعيشة لتمثيل منظمة تقتل 1,200 من البشر في اليوم. |
Bir organizasyonun başlamasına yardım ettim, bu sorunla başa çıkma adına, 20 yıl önce, inanç tabanlı bir organizasyon. | TED | لقد ساعدت في تأسيس منظمة دينية منذ 20 عاماً، وذلك للتعامل مع هذه القضية. |
Fakat onu gelir vergisi kaçırmaktan enseleyebiliriz, eğer organizasyonun parasının ona gittiğini gösterebilirsek. | Open Subtitles | نستطيع النيل منه بتهمة التهرب من الضرائب إن اثبتنا ان الارباح الناتجة من اعمال المنظمة تؤول إليه |
İnanılmaz yeteneklere sahip Kübalı beyzbolcular cennetiyle olan bir komünist bağlantı bu organizasyonun başına gelen en güzel şey. | Open Subtitles | فكّرت اليوم بأن خط اتصالات بيننا وبين المواهب الكوبية في البيسبول، قد يكون أعظم شيء يحدث لهذه المنظمة. |
Ama Constance onu organizasyonun içinde tuttu. | Open Subtitles | لكن كونستانس أبقته في المنظمة التي يعشقها |
-Ve bence siz yaparsınız. -Bu organizasyonun kurbanları aynı | Open Subtitles | اعتقد أنك ولوبيتا راموس ضحيتا هذه المنظمة |
O organizasyonun işverenimle zaten... bir anlaşması var. | Open Subtitles | وتلك المنظمة عقدت اتفاقية مسبقة مع رئيسي |
Bunu söyledikten sonra yönetmeliğe göre organizasyonun bir kuralı olduğunu hatırlatmak görevim. | Open Subtitles | بعد قول ذلك أنا مجبر على إطلاعك على قانون المنظمة الوحيد |
Bu organizasyonun, tamamen farklı bir durum olduğunu söyleyebilirim | Open Subtitles | لنقل فقط ان المنظمة كانت لديها اهتمام خاص لذلك الأمر |
Evet, bu öyle bir onur ki. Ve dünyada gerçekten bir fark yaratan bir organizasyonun huzurunda olmak harika. | TED | حسناً، يشرفني ويسعدني أن أكون ضمن منظمة تحدث وبحق فرقاً في العالم. |
Böylece yeni bir organizasyonun başlangıcını bugün bildiriyorum, veya 30 Proje diye anılan Beslenme vakfının içindeki yeni bir fonu. | TED | لذا فانا اليوم اعلن عن تشكيل منظمة جديدة تنطوي تحت منظمتنا السابقة " فيد " تدعى " مشروع الثلاثون " |
Burada bulduğumuzun çoğu bu motivde bir organizasyonun eksik bir resmi. | Open Subtitles | تقريرك لا يحدد أي منظمة تلك الاعمال تنسب لها |
Bu şeytani organizasyonun... saygınlığını tekrar kazandıracak olan benim. | Open Subtitles | أنا الرجل الذي سيبقي على كرامة منظمة الشر هذه |
Çoğu organizasyonun kullandığı yöntemlerin etkili olmadığını biliyoruz. | TED | نعلم أن الطرق المستخدمة في أغلب المنظمات اليوم لا تعمل بفعالية. |
organizasyonun propaganda bölümü gibiydi. | Open Subtitles | المنظّمة التي تنشر المعلومات و الإشاعات و الأكاذيب. |
Bu akşam, bu organizasyonun çalışmaya başladığı andan itibaren üzerinde çalıştığı herşeydir. | Open Subtitles | ... الليلة سنقوم بكل شيء نظمنا له منذ البداية |
organizasyonun içerisinde onunla çok yakın bağların vardı. | Open Subtitles | كانت لديك صلة وثيقة بها ضمن منظمتك |
20. yüzyıldaki klasik medya sorunsalı, mesaj vermek isteyen bir organizasyonun bu mesajı, bir şebekeye bağlı insanlara nasıl gönderecekleriydi. | TED | هو كيف يمكن لمنظمة أن تكون لها رسالة وترغب في نشرها لمجموعه من الناس على أطراف الشبكة وهنا هو جواب القرن العشرين |
O da tıptaki uzmanlığımı çalıştığım organizasyonun mali faydası için kullanmaktı. | Open Subtitles | والذي كان أن أستعمل خبرتي الطبية للمنفعة المالية للمنظمة التي أعمل لديها |
Her hareketinizi takip eden kocaman bir bürokratik organizasyonun üyesi olan ilgili bir vatandaşım. | Open Subtitles | أنا مواطن قلق، ويتصادف أنني عضو في مُنظمة بيروقراطية ضخمة تُراقب جميع تحركاتك. |
David Clarke'ın para akladığını düşündüğünüz organizasyonun adı neydi? | Open Subtitles | لصالح أية مؤسسة كان يقوم (ديفيد كلارك) بتبييض الأموال؟ |
Ancak bu senenin başlarında, ilk üyelerimizden biri organizasyonun yönünü değiştirmemize sebep oldu. | TED | لكن بداية هذا العام، أحد أعضائنا الأساسيين جعلنا نغيّر اهتمامنا في المؤسسة. |
Çünkü o, uzun zamandır bu organizasyonun bir parçası. | Open Subtitles | لأنه لمدة طويلة صديق هذه المنظمةِ. |