Ve bu aşamada artık tek bir organizma olarak işleyen, değişik türde hücreler içeren çok hücreli topluluklarımız var. | TED | وفي تلك المرحلة، لدينا مجتمعات متعددة الخلايا. مجتمعات من أنواع خلايا مختلفة كثيرة، تعمل معا ككائن حي واحد. |
Sekoyayı, yaşayan canlı bir organizma olarak nasıl hayat ettiğinizi öğrenmek istiyorum. | TED | سأطلب منكم أن تتخيلوا شكل السكويا ككائن حي. |
Fakat bu çiftleşme çılgınlığına katkıda bulunmak için koloni büyük bir süper organizma olarak gelişmeye devam etmelidir. | TED | لكن ولكي تشارك في موجة التزواج السنوية هذه، يجب على المستعمرة أن تنمو ككائن واحد خارق. |
Seymour, 60'lı yıllarda CalTech'de genler ve davranışlar arasındaki ilişkileri araştırmak için meyve sineğini ilk defa model organizma olarak kullanan kişidir. | TED | سيمور هو أول من استخدم ذبابة الفاكهة في الستينات الميلادية بإعتبارها النموذج الحي في معهد كاليفورنيا للتكنلوجيا لدراسة العلاقة بين الجينات والسلوك |
Bütün şehre canlı bir organizma olarak bakabileceğimin farkına varmaya başladım. | TED | بدأت أدرك أنه بإمكاني إلتأمل في الشكل الكلي للمدينة بإعتبارها كائناً حياً. |
- Dylan'ın tüm işi tek bir organizma olarak yapmamız gerektiği durum bu bence. | Open Subtitles | -أستميحك عذرًا؟ أوقن أن هذا ما قصده (ديلان) بأن علينا العمل ككائن واحد |