Ben, um, sadece teşekkür etmek istedim güzel orkideler için. | Open Subtitles | أنا، أنا فقط أردت أن أشكرك من أجل زهرة الأوركيد الجميلة |
Afrika menekşesi, amber çiçeği, güller, zambaklar, orkideler. | Open Subtitles | البنفسج الأفريقي، الكركديه الصينية،الورود، الزنابق،و زهرة الأوركيد. |
Bazı orkideler böceklerin yumurta bıraktığı yerleri taklit eder. | TED | بعض أزهار الأوركيد تتنكر أيضًا كأماكن حيث تضع الحشرات بيضها. |
Belki de tüm suyu orkideler kullanıyordur. | Open Subtitles | لربما لم تبقي له أزهار الأوركيد شيئاً من الماء |
Yaşamda tıpkı hayalet orkideler gibi şeylerle dolu. | Open Subtitles | تبدو الحياة مليئة بأشياء تشبه أزهار الأوركيد الشبح |
Fakat zamanla ölmek yerine daha çok orkide türü oluştu. orkideler en çeşitli çiçek açan bazı bitki türlerinden biri. | TED | ومع مرور الوقت، ظهرت أنواع من الأوركيد أكثر من تلك التي انقرضت، تُعد الأوركيد واحدة من أكثر النباتات المزدهرة تنوعًا. |
Orkideler: en az 20.000 orkide çeşidi vardır - şaşırtıcı, şaşırtıcı derecede çeşitli. | TED | ان هناك 20,000 نوع من الأوركيد على الاقل ان فصائل الاوركيد .. مميزة .. مبهرة .. متمايزة بروعة |
Ne? Üç hafta önce, mercan bağı şakayıkları ve açık yeşil orkideler sipariş ettim. | Open Subtitles | طلبت أزهار الفاوانيا الحمراء الساحرة و أزهار الأوركيد الخضراء قبل 3 أسابيع |
Çünkü bazı orkideler onu polenleyen böceğe benzer bu, böceği o çiçeğe çeker. | Open Subtitles | هناك بعض أزهار الأوركيد والتي تشبه إلى حد بعيد أحد أنواع الحشرات ... وبالتالي تفتن الحشرة بهذه الأزهار |
orkideler tam açtığında. | Open Subtitles | حيث تتفتح أزهار الأوركيد. |