Şirketteki isim ortaklarından biri olan Adrian Boseman... ..müvekkilinin vergilerden kaçmasını sağlamak için rüşvet olarak 800.000 dolar aldı. | Open Subtitles | واحد من الشركاء الاسم في الشركة أدريان بوسمان، قبل رشوة قدرها 800،000 دولار ليعين زبوناً على التهرب من الضرائب |
Sizin hukuk firmasının ortaklarından birisiyle. | Open Subtitles | واحد من الشركاء من شركة المحاماة الخاص بك |
ortaklarından daha da çok korktuğu vergi dairesine de böyle göstermiş. | Open Subtitles | على الأقل هذا ماصرح به لدوائر ضريبة الدخل التي يبدو أنه كان يخاف منه أكثر من خوفه من شركائه |
Cristina'yı da hesaba katan Mark ve Judy, onun hoşlanabileceğini düşündükleri Mark'ın iş ortaklarından birisinin seçkin ve genç oğlunu da davet ettiler. | Open Subtitles | و هما يضعان كريستينا ببالهما قام مارك و جودي بدعوة أحد أبناء شركائه شاب متاسب مارك اعتقد أنه قد يعجبها |
Edison'un ortaklarından biri alternatif akımın, suçluların idamında kullanılabileceğini öne sürdü. | Open Subtitles | بعض شركاء أديسون اقترحوا استخدام التيار المتردد كطريقة لقتل المحكومي بالاعدام |
Beni ortaklarından biriyle yatarken gördün mü? | Open Subtitles | أنت لا تراني أنام مع أحد شركائك ، أليس كذلك ؟ |
Ayrıca fotoğraftakiler ortaklarından bazıları. | Open Subtitles | وفي الصورة ايضاً بعض من مساعديه من ضمنهم |
İlki senin iş ortaklarından, birini bu görüşmeye getirmendi, Raymond. | Open Subtitles | الأول كان السماح لك، "رايموند" بإدخال أحد شركاءك إلى هذه الحوارات |
Büromuzun ortaklarından biriyle konuşman karşılığında. | Open Subtitles | ان تتحدثي مع احد شركائنا في الشركة |
ortaklarından biri benken, nasıl bensiz ortaklık görüşmesi yaparlar? | Open Subtitles | اذا كيف يكون لهما اجتماع شركاء من دوني اذا كنت انا احد الشركاء ؟ |
Hele ki baş avukat ortaklarından birisiydiyse. | Open Subtitles | خصوصا عندما يكون أحد الشركاء مقيم الدعوى القضائية |
Kinross'un ortaklarından biri olan Andrew Palmer Kinross'da gizli bir oda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أحد الشركاء فى "كينروس" , "اندرو بالمر", أخبرنا عن غرفة سريَّة فى "كينروس". |
FBI iş ortaklarından birine yaklaştığını düşünüyor. | Open Subtitles | المباحث الفيدرالية تعتقد بأنها قريبةً من أحد شركائه |
Bizler katilin onun suç ortaklarından biri olduğuna inanıyoruz. | Open Subtitles | حسناً,ايها المأمور, نحن متأكدين بأن القاتلٌ هو احد شركائه. |
Demek ki, ortaklarından biri tarafından sırtından vurulmuş. | Open Subtitles | و لم يكن تصويب أجوف ...إذاً تم إطلاق النار عليه من قبل أحد شركائه |
O paraları Uzak Doğu'daki ortaklarından arakladın. | Open Subtitles | كنت منزوع الدسم ذلك من الخاص شركاء في الشرق الأقصى. |
Suç ortaklarından iki tanesini gözaltına aldık. | Open Subtitles | لدينا شركاء اثنين معرفون في الحجز |
- ortaklarından satın aldığın kadın. | Open Subtitles | المرأة التي إشتريتها من شركائك أين هي ؟ |
Şu anda, ülkenin en zenginlerinden Mattiece, avukatları ve ortaklarından dördü tutuklandı. | Open Subtitles | فحسب ما اعلن "فيكتور ماتيس" احد كبار الاثرياء في البلاد تم توجيه الاتهام له مع اربعه من مساعديه و محامييه |
ortaklarından biri mi? | Open Subtitles | هل هذا أحد شركاءك |
Sizlere,şehrin Servis Yağ Şirketinden... 37 eyalet ve Kanada'daki ortaklarından... | Open Subtitles | والمنافس "كاشيوس كلاى ننقل لكم المباراة ... برعاية شركة المدينة للزيوت ... و عملائها فى 37 ولاية و كندا |
Parrish'in eski ortaklarından bazılarıyla konuştum. | Open Subtitles | تَعقّبتُ a باقة شركاءِ Parr تقريباً الكبار السن. |
Bay Tally, Williams ve Kulick Halkla İlişkiler'in ortaklarından. | Open Subtitles | السيّد تالي شريك في ويليامز وكوليك للعلاقات العامة. |