ويكيبيديا

    "ortaya çıkarır" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تكشف
        
    • يبرز
        
    • كشفتهم
        
    Saniyeler içinde ses atmosferi birçok yönden, ölçülebilir bilgiden kültürel esinlenmeye kadar çok fazla bilgi ortaya çıkarır. TED في خلال ثوانٍ، أصوات الطبيعة تكشف معلومات أكثر من عدة نواحٍ، من بيانات قياسية إلى ايحاءات ثقافية.
    İşte o mutluluk anlarınız bu gerçeği ortaya çıkarır, bunu farketmenizi, bunu tanımanızı sağlar. Belki ben bütünün kendisiyim. TED لحظة السعادة لديك تكشف عن هذه الحقيقة, عن هذا الادراك, عن هذا الاعتراف. ربما أكون أنا الكلية والتام.
    Pacifica Radyo, daha sonra, bu telefon çağrısının doğrudan Ulusal Güvenlik Danışmanı, Condoleeza Rice tarafından yapıldığını ortaya çıkarır. Open Subtitles لاحقا تكشف اذاعة باسيفيكا أَن هذه المكالمة جاءت مباشرة من مستشارة الأمن القومى كوندوليزا رايس
    Siyah deri üzerine biraz bebek yağı herzaman kasları ortaya çıkarır Open Subtitles يا رفاق لديها هيئات جيدة حقاً. زيت بيبي على البشرة السوداء دائماً يبرز جميع العضلات الخاصة بك.
    Mavi renk gözlerini ortaya çıkarır ama beyaz renk ise gülümsemeni. Open Subtitles دعيها تمزقني الأزرق سيرز عينيك لكن الأبيض يبرز إبتسامتك
    Kılıçla dengelemeyi öğrenemezsem kılıç tilkiyi ortaya çıkarır. Open Subtitles لا يمكن معرفة الرصيد بحد السيف، السيف يبرز فوكس.
    Her ne kadar kazanıyorsan numaralarını hemen ortaya çıkarır ve onları mahvedersen iki katını veririm. Open Subtitles أيًّا كان ما تفترضه أنّك تجنيه فسأضاعفه إن كشفتهم الآن ودمرتهم
    Her ne kadar kazanıyorsan numaralarını hemen ortaya çıkarır ve onları mahvedersen iki katını veririm. Open Subtitles أيًّا كان ما تفترضه أنّك تجنيه فسأضاعفه إن كشفتهم الآن ودمرتهم
    Her iki tarafı da eğitir, daha iyi anlamayı sağlar, güçlü ve zayıf yönleri ortaya çıkarır, ve evet daha önceki bazı konuşmacılar gibi, paylaşılan hassasiyetler güvene vesile olur, ve bu süreç daha sonra normalleşmenin bir parçası haline gelir. TED انها تعليم ذاتي لكلا الطرفين، تمكن من فهم افضل تكشف نقاط القوه والضعف، و نعم، مثل بعض المتحدثين سابقا، مشاركه الضعف يؤدي الى الثقه، و تصبح، هذه العمليه، جزء من العوده للطبيعه.
    Gama ışınları büyük patlamaları ortaya çıkarır. Open Subtitles التوهّجات الضخمة لآشعة جاما تكشف
    Kim olduğunu ortaya çıkarır. Open Subtitles انها تكشف ماكنت عليه وما أنت عليه
    Karakterini ortaya çıkarır. Haklısın. Evet. Open Subtitles إنها تكشف الشخصية ، أنت محق بهذا.
    Der ki; " İhtiyaç duyduğumuz, bize acı çektiren bir kadın, ilgimizi çeken dahî bir erkeğin yapabileceğinden çok daha fazla derin ve hayati, bir dizi duyguyu ortaya çıkarır bizde." TED كان يقول:" المرأة التي نحتاجها و التي تجعلنا نتألّم، تكشف فينا سلسلة من الأحاسيس أكثر عمقا و قوة من ما قد يكشفه لنا رجل عبقريّ."
    Gözlerindeki rengi ortaya çıkarır. - Bir gün? Open Subtitles يبرز اللون في عينيك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد