Tiny, babam ve Otis hala içerideler. Gidip onları kurtar. | Open Subtitles | أبى و أوتيس لا زالا داخل المنزل إذهب و أخرجهم |
Otis, Vargas, Casey ve Herrmann dördüncü kattakini işlerini bitirdiler ve aşağıya geliyorlar. | Open Subtitles | أوتيس , فارغاس , كيسي و هيرمان أخلو الطابق الرابع و يتوجهو للأسفل |
Özür dileriz, vaktinizi aldık, hadi Otis, gidelim. | Open Subtitles | إننا آسفون .. لقد أضعنا وقتك هيا بنا يا أوتيس |
Sana Bayan Otis'in, Sipsey'in küçük kız kardeşi olduğunu söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل قلت لك من قبل ان مدام اوتيس كانت طفلة سيبسي؟ |
Benim adım Otis Harris. Bu da Davis. Burayı biz yaptık. | Open Subtitles | اسمى اوتيس هاريس , وهذا ديفيس نحن أنشأنا هذا المكان |
Oda arkadaşım Bayan Otis, onun ailesini ziyaret edebileceğimi söyledi. | Open Subtitles | زميلتي,مدام اوتيس, قالت اني استطيع زيارة عائلتها.. |
Bayan Couch, ben Sue, Bayan Otis'in geliniyim. | Open Subtitles | مدام كاوتش ,انا سو انا زوجة ابن مدام أوتيس |
Sanırım bu konuda haklısın Otis. | Open Subtitles | أوه، أنا يَجِبُ أَنْ أَتّفقَ معك على ذلك الواحد، أوتيس |
Otis, sanırım bunu unutacaksın. | Open Subtitles | حَسناً، الآن، أوتيس ,يَعتقدُون بأننا سنقبل ذلك العرضِ |
Sanırım kaçsam iyi olur Otis. | Open Subtitles | حَسناً، أعتقد لَرُبَّمَا يَكُون أن أهُرُب، أوتيس |
Youngstown her zaman adil olmuştur, Otis ama benden neredeyse bu lanet kasabanın yarısını işten çıkarmamı istiyorsunuz. | Open Subtitles | يانجز تاون كانت دائماً عادلة يا أوتيس لكنك تطلب منى تسريح نصف البلدة |
Bunu riske etmeliyiz Bunu Frank ve Otis'siz yapmayacağız | Open Subtitles | كما أننا سنجازف بأن نُفضح، لن نفعل هذا بدون موافقة فرانك و أوتيس |
Anladığım kadarıyla bir Otis bekliyordunuz, benim adım o değil tabii ki Otis. | Open Subtitles | إذاً أعتقد أنكما تتوقعان شخصاً يدعى أوتيس ما لم تحسبا إسمي أوتيس لكن هذا ليس أسمي |
Neden Otis ve o uzun çok mu iyiler, Frank? | Open Subtitles | أتقصد أوتيس وذلك الأخرق الطويل الهزيل فرانك؟ |
Aslında bir kurt adam kurbanı olacaktım ama Otis maskemi mahvetti. | Open Subtitles | حسنا،كضحية لمذؤوب ما رأيك؟ فقد أتلف أوتيس قناعي |
Bayan Otis öldüğüne göre, burada olmasını gerektirecek bir şey kalmadığını söyledi. | Open Subtitles | قالت انه ليس لديها سبب للبقاء الآن و مدام اوتيس ماتت |
Sipsey'in öldüğü gece, Bayan Otis de Sipsey ve benim yanımızdaydı. | Open Subtitles | مدام اوتيس كانت معي الليلة التي ماتت فيها سيبسي |
Otis, J.B., herkes. | Open Subtitles | لديك اوتيس و ج.ب الجميع الان يفعلون ما افعله |
Otis'in dolabını temizlerken bir poşet eroinle iğne çantası buldum. | Open Subtitles | عندما كنت انظف خزانة اوتيس وجدت كيس هيروين صيني وادوات التعاطي |
Hikayeyi yazacak bir muhabir atayacağız." - İyi iş Otis. - Tanrım. | Open Subtitles | سنقوم بتعيين مراسل صحفي ليغطي القصة ــ هنيئاً لك يا اوتيس ــ يا إلهي |
Yaklaşık 37 dakika sonra, vardiya bittiğinde Otis, Molly's'e dönüp afişleri indiriyorsun. | Open Subtitles | عندما تنتهي هذه المناوبة بعد حوالي 37 دقيقة يا اوتيس ، أنتَ ستعود إلى حانة موليز و ستنزل تلك الإعلانات |