Ne kadar yiyebileceğimi, içebileceğimi ve koltukta oturabileceğimi anlat bana. | Open Subtitles | يمكنك أن تعلم كم سأرغب بشدّة بالأكل والشّرب وأجلس فحسب على الأريكة |
Köpeğimi gezdiriyordum ve buraya gelip biraz oturabileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | كنتُ آتنزه مع كلبي... وفكرتُ بأني آتي إلى هُنا, وأجلس لدقيقة. |
Arkada oturabileceğimi söyledi. Tamamen güvenli. | Open Subtitles | . هو قال يمكنني الجلوس بالخلف . المكان أمن |
Küçük bir kahve alırsam burada oturabileceğimi söylediler. | Open Subtitles | لقد قالوا إنـّه يمكنني الجلوس هُنا إذا طلبت قهوه صغيره، لذا... . |