ويكيبيديا

    "oturacaksın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ستجلس
        
    • تجلس
        
    • ستجلسين
        
    • تجلسين
        
    • جالساً
        
    • جالسا
        
    • ستجلسُ
        
    • ستذهبين للجلوس
        
    • وتجلس
        
    • أستجلسين
        
    Yani sen babanla oturacaksın ve dürüstçe terfiyi hak ettiğini söyleyeceksin? Open Subtitles اذا، ستجلس مع ابيك و ستقول له بصراحة انك تستحق ترقية؟
    Yalnızca sonsuz yaşama sahip olmayacaksın, aynı zamanda seçilmiş azizlerin arasında oturacaksın. Open Subtitles الموت شهيداً ، لن تحظى فقط بالحياة الأبدية لكنك ستجلس مع القديسون بين الناخبين
    Oğlumsun, masaya oturacaksın ve yemek yiyeceğiz. - Yani onu ara. Open Subtitles و أنت سوف تجلس و نحن سوف نتعشى لذا اتصل بها
    Üzgünüm Brian, ama yine de Pritchard'ın yanına oturacaksın. Open Subtitles انا اسفة يا براين, ولكن عليك ان تجلس بجوار بريتشارد رغم هذا
    Sen sandalyeye oturacaksın, ben de odanın öbür köşesine oturacağım. Open Subtitles ستجلسين على المقعد وسأجلس أنا في أرجاء الغرفة
    Ekmek arası balık istedin onu yiyinceye kadar da orada oturacaksın. Open Subtitles طلبتي شطيرة التونة، لذا ستجلسين هنا حتى تنهينها.
    Hayır, burada oturacaksın ve ben senin fişlerinle uğraşırken beni izleyeceksin. Open Subtitles لا , سوف تجلسين هنا وتشاهديني أحسب ضرائبك
    Hayır. Geeks cephede oturur.[br]Şu andan itibaren diğer tarafta oturacaksın. Open Subtitles كلا، فقط المهووسون يجلسون في المقدمة، من الآن فصاعداً ستجلس في الخلف
    Patron sandelyesine oturacaksın. Başarınla ayaklarına dokunulcak. Open Subtitles و ستجلس على مقعد الرئيس والنجاح سيكون حليفك
    Bir süre bankta oturacaksın. Kaska ihtiyacın yok. Open Subtitles ستجلس على العمود لفترة يا بني ولن تحتاج تلك الخوذة
    Burada tek başına oturacaksın. Kızartılana kadar hiçbir insan seninle temas kurmayacak. Open Subtitles ستجلس هنا, وحدك, بدون أي إتصال بشري حتى تتحمص
    Aynı sandalyede 20 yıl boyunca oturacaksın ve "Neden Izzy ile bu şansı kullanmadım. Open Subtitles ستجلس على هذا الكرسي نفسه لـ 20 سنة قادمة وستتسائل لماذا لم إنتهزت هذه الفرصة مع ليزى
    Justin dışında. Bugün büyüğümüzün yerinde sen oturacaksın. Open Subtitles قررنا بأن ندعك تجلس بمكان الشخص الكبير هذه السنه
    Ayaklarının üstünde durabilecek seviyeye gelene kadar oturacaksın. Open Subtitles سوف تجلس على الكرسي المتحرك حتى تعود للوقوف على قدميك.
    Hafta bir kez, bir kanepede sevdiğinle birlikte oturacaksın testislerini makasla ayırırken göğsüne ulaşıncaya kadar kesmeye devam edecek ve şu şekilde kalbine yetişecek. Open Subtitles مرة بالأسبوع, تجلس على الكنبة مع حبيبتك بينما هي تقطع خصيتيك, وتقطع طريقها إلى التجويف في صدرك
    Yani sen yatak başlığına dayanarak oturacaksın. Open Subtitles إذن، ستجلسين وظهرك قِبالة اللوح الأمامي.
    Benimle birlikte oturacaksın bir bardak şarap içip rahatlayacaksın. Open Subtitles ستجلسين الان معي وتاخذين كاساً من النبيذ وتستريحي
    Öyle ya da böyle bu oturağa oturacaksın. Open Subtitles ستجلسين فوق هذه المقلاة بطريقة أو بأخرى
    Ben bir dinleme cihazı takacağım, sen bana yakın bir yere oturacaksın, sen mikrofona konuşacaksın ve bir buluşmada konuşulması gerekenleri söyleyeceksin. Open Subtitles تجلسين على طاولة قريبة تتحدثين عبر ميكروفون، تخبريني ماذا أقول في الموعد، لكن دعيني أخبركِ أمراً، لن يفلح ذلك مطلقاً.
    Sadece burada oturacaksın ve otoparkın üstünden telefon direğine geçerken benim merkez ağırlığım olacaksın. Open Subtitles لذلك سوف تجلسين بالأسف وتكونين موازية لي وتتمسكين حتى نصل إلى مواقف السيرات
    Günde 20 dakika boyunca sadece ayaklarımı kullanıp bir şempanze gibi ayaklarıma hâkim olacağım, sense orada aptal gibi oturacaksın. Open Subtitles عشرون دقيقة في اليوم فقط باستخدام القدمين من غير اليدين و سأكون بارعاً فيها و ستبقى جالساً هناك مثل الأبله
    Ama koltuğun ucunda oturacaksın. Open Subtitles لكن ستبقى جالسا في مكانك نهاية الاريكة
    Bebek İsa'nın kucağına nasıl oturacaksın? Open Subtitles كيفَ ستجلسُ بحضن المسيحِ الرضيع؟
    Kyle'la beraber kırmızı çizgiye kadar yürüyeceksin ve ameliyat bitene kadar bekleme odasında oturacaksın. Open Subtitles سوف تمشين مع (كايل) حتى الخط الأحمر و ستذهبين للجلوس في غرفة الإنتظار حتى يخرج من العمليّة الجراحيّة
    İçeri gireceksin bir bardak kahve, yemek, bir şeyler alıp oturacaksın. Open Subtitles سوف تدخل وتشتري كوب قهوة ووجبة وما شابة وتجلس على الطاولة.
    Oraya mı oturacaksın? Open Subtitles أستجلسين هنا؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد