Evet, ülkenin her tarafında onlara oynamam için yalvaran koçlar var. | Open Subtitles | نعم، هناك مدربون من جميع أنحاء المدينة يتوسّلون إلي لألعب معهم. |
oynamam için bana verdiği oyuncağa bak. | Open Subtitles | أنظري الدمية التي أعطتنيها لألعب بها |
Yani, bilirsiniz, bazen böyle şeyler olabiliyor, fakat, belki de bu iyi oynamam için ihtiyacım olan şeydir. | Open Subtitles | -ربما ًَ أكون على القمة أحيانا ً -لكن , ربما هذا ما أريدة لألعب بأفضل حال |
Babam bugün oynamam için yüklüce para verdi. | Open Subtitles | ابى اعطانى الكثير من المال لألعب اليوم |