Taşları yerinden oynatmak başka bir şey... ..bu başka. | Open Subtitles | يا معلمى ، أن تحريك حجر شئ و تحريك هذا مختلف تماما |
Zihninle eşyaları oynatmak. Birkaç kere yaptım. | Open Subtitles | تحريك الأشياء بعقلك، لقد فعلت هذا بضع مرات |
Kollarını oynatmak istiyorsun ama olmuyor. | Open Subtitles | تحاولين تحريك ذراعك, لكنه لا يتحرك. |
Ona yaşamın yalnızca kollarını oynatmak ve etrafta koşuşturmak ya da bir topa... vurmak olmadığını kanıtlayın. | Open Subtitles | أثبتوا له أن الحياة ليس فقط أن يحرك يديه و يتجوّل ركضاً |
Koltuğuma yer yapmak için birkaç eşyayı yerinden oynatmak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | أجل , يجب أن نحرك بعض الأثاث لنفسح مكان من أجل الكرسي |
Bunu oynatmak zorundayız. Kirişi hareket ettirmeliyiz. İtin hadi! | Open Subtitles | علينا أن نحرك هذه علينا أن نحرك هذه الدعامه، هيّا |
Sadece bu aptal parmağı oynatmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد تحريك هذا الإصبع الأحمق. |
Edward DE Bono'nun zamanında dediği gibi geleneksel jilet kullanan biri jileti oynatmak yerine, sabit tutup yüzü oynatmanın daha kolay olabileceğini düşünür mü? | Open Subtitles | .. كما (إدوارد دي بونو) قال ذات مرة ياله عمل لشخص, ان يستخدم شفرة حلاقة تقليدية مبللة توقف عن النظر, بدلاً من تحريك موس الحلاقة |
Yani gezegen yok ediciyi oynatmak mı? | Open Subtitles | نحرك (المدمر) ؟ |