Sağ kalma oyunu gibi, v ey a işkence oyunu. | Open Subtitles | انها مثل لعبة البقاء حيا او لعبة التعذيب |
Ashlee,buraya eğilmen gerekiyor zıplayan kurbağa oyunu gibi tamam mı? | Open Subtitles | اريديك ان تنحني هنا مثل لعبة قفزة الضفدع.. حسنا. |
Büyük bir video oyunu gibi. | Open Subtitles | انها مثل لعبة الفيديو نعم , ومعنا عجلة القيادة |
- Kontrolden çıktık! - Bir sürebiliriz. - Auto-Homicide 3 oyunu gibi! | Open Subtitles | -لقد فقدنا السيطرة نستطيع أن نقودها , إنها كلعبة عربات القتل3 |
- Bilgisayar oyunu gibi mi? - Evet Troy. | Open Subtitles | كألعاب الفيديو ؟ |
bu güçün şuan dunyada nasıl dağıldığını sorarsanız, üç boyutlu satranç oyunu gibi dağılır | TED | لو سألتم كيف تتوزع القوة في العالم اليوم، ستجدونها تتوزع بطريقة أشبه بلعبة الشطرنج ذات الأبعاد الثلاثة. |
Bizden önce düşünüyor, hamlelerimizi tahmin ediyor, aynı bir satranç oyunu gibi. | Open Subtitles | إنه يستبق تحركاتنا مثل لعبة الشطرنج |
Hız 40 kilometre, çapraz kontrol. Video oyunu gibi. | Open Subtitles | بسرعة 80 عقدة مثل لعبة فيديو ,صحيح؟ |
Ama eğer kızımın kalbini kıracak olursan bir grup çete üyesinin seni ayaklar altına alması götünden sikilmenin yanında çocuk oyunu gibi kalır. | Open Subtitles | ...لكن إذا فطرت قلب إبنتي كونك دُهِستَ بواسطة عصابة سيبدو مثل لعبة اطفال مقارنة بعصا إغتصاب المؤخرة |
Anlaşılıyor ki, Hayat oyunu gibi birkaç basit kural içeren bir şeyin, karmaşık özellikler yaratması mümkündür. | Open Subtitles | من الممكن تصوّر شيء " مثل : "لعبة الحياة بعدد من القوانين البسيطة فقط يمكن أن تنتج خصائص معقدة جداً |
Uyanık sadece bir strateji oyunu gibi görünüyor ama aslında olası terörist tehditlerini öngörmek için imkân dahilinde geliştirdiğiniz en iyi teknolojimizdir. | Open Subtitles | اليقظة تبدو مثل لعبة إستراتيجية على الأنترنت و لكن في الحقيقة إنها على الأرجح أكثر تكنولوجيا تقدما لدينا للتنبؤ بالهجمات الإرهابية |
- Tıpkı bardak oyunu gibi. - Aynen, bardak oyunu gibi. | Open Subtitles | نعم مثل لعبة القصف - " تماماً كلعبة "حيلة البطاقات الثلاث - |
Tedward, bu aynı hacky sack oyunu gibi, tamam mı? | Open Subtitles | تدوارد، هذا مثل لعبة هاكي ساك، حسنا؟ |
- Kart oyunu gibi blöf yapıyorlar. | Open Subtitles | - إنهم يتلاعبون، مثل لعبة الورق |
Maze oyunu gibi. Sadece biraz daha farklı, yine de-- | Open Subtitles | إنها كلعبة المتاهة، ولكنها مختلفة قليلًا ، برغم ذلك... |
Gördüğünüz gibi, kedi fare oyunu gibi. | Open Subtitles | إنها كلعبة القط والفأر |
-Şu Sharks oyunu gibi... | Open Subtitles | كألعاب أسماك القِرش؟ |
Sesi video oyunu gibi. | Open Subtitles | .صوتها كألعاب الفيديو |
Uzun lafın kısası bu sıcak patates oyunu gibi. | Open Subtitles | إسمعي, إن الأمر أشبه بلعبة الموت و الحياة |
Tıpkı "hangisinin altında" oyunu gibi. | Open Subtitles | نوع من ألعاب اكتشف المخبأ |