ويكيبيديا

    "parçası olduğumu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنني جزء
        
    • أني جزء
        
    • أنى جزء
        
    Kendimden daha büyük bir şeyin bir parçası olduğumu hissediyorum ve dikkatimizi çalabilecek bir şeye karşı hepimiz sanki birbirimize arka çıkıyoruz, hepimiz orada varlık gösterebiliyoruz. TED وأشعر أنني جزء من شيء أكبر مني، ونحن جميعًا بمثابة درع لبعضنا البعض من أي شيء آخر قد يستحوذ على انتباهنا، ونستطيع أن نكون هناك فقط.
    Kendimi kandırmıyorum, işim dünyadaki en önemli iş değil, ama insanlara yardım eden bir yerde çalışıyorum ve bunun bir parçası olduğumu sanmıştım. Open Subtitles أنا لا أخدع نفسي، أعلم أن وظيفتي ليست أهم وظيفة في العالم لكنني اعمل في مكان يساعد الناس ودائماً مارأيت أنني جزء من هذا
    Eminim benim de ailenin bir parçası olduğumu söylemiştir. Open Subtitles أراهن أنها أخبرتك أنني جزء من الأسرة تلك أيضًا
    Ne? Benim bir cinayet komplosunun bir parçası olduğumu mu düşünüyorsunuz? Peki, yanılıyorsunuz. Open Subtitles ماذا , أنت تعتقد أني جزء من هذه المؤامرة حسنا , أنت مخطيء
    Ve beni buraya kadar takip etmen, birlikte bu işin içinde olmamız çok daha büyük bir planın parçası olduğumu doğruluyor. Open Subtitles وحقيقة أنك تبعتني هنا وإننا هنا سوياً هذا يؤكد حقيقة أني جزء من خطة أكبر
    Buradaki herifler beni buraya getirdi çünkü soygunun bir parçası olduğumu düşünüyorlar. Open Subtitles ...... هؤلاء الرجال الموجودين معى هنا يعتقدون أنى جزء من خطة سرقة البنك...
    Asla kaçamayacağım bir savaşın bir parçası olduğumu söyledi. Open Subtitles قال أنني جزء مِن حرب لن أستطيع الخلاص مِنها
    Bir suç girişiminin bir parçası olduğumu mu ima ediyorsunuz? Open Subtitles هل تلمحان إلى أنني جزء من إحدى -المشاريع الجنائية؟
    Oranın bir parçası olduğumu düşünmeni istemedim. Open Subtitles لم أردك أن تعتقد أنني جزء من ذلك المشهد
    Ailenin bir parçası olduğumu sanmıştım. Open Subtitles ظننت أنني جزء من عائلتك.
    Meredith, Alzheimer araştırmalarının bir parçası olduğumu söyledi. Open Subtitles قالت (ميريدث) أنني جزء من دراسة مرض الزهايمار
    Neredeyse katılıyordum, fakat sonra anda Ryan Hardy'nin Gizli Görev Kuvveti'nin bir parçası olduğumu hatırladım. Open Subtitles كدت أوقّع عليها، لكنّي تذكرت أنني جزء من فرقة (رايان هاردي) السرية.
    Bana göre Bates Moteli bir aile işletmesi ve bazı açılardan ben de bu ailenin bir parçası olduğumu hissediyorum ama birçok açıdan hissetmiyorum. Open Subtitles أقصد، كما أرى (نُزل بيتس) هو عمل عائلي وكنت أشعر أحياناً أنني جزء من هذه العائلة
    Bunun bir parçası olduğumu hissediyorum. Open Subtitles أشعر أنني جزء من هذا
    Kolaycı kendine acıma duygusu, oksijensiz kalmıştı ve yerine kabullenmenin temiz havası gelmişti, yanımda duran bu muhteşem insanı incittiğimi kabullenmek ve partnerlerine karşı cinsel şiddet uygulayan, büyük ve şaşırtıcı derecede normal gözüken erkek grubunun bir parçası olduğumu kabullenmek. TED سلب الأكسجين من الإشفاق المتساهل على الذات، واستبدل بهواء القبول النظيف -- قبول أنني آذيت هذه الإنسانة الرائعة الواقفة إلى جواري؛ قبول أنني جزء من هذا الجمع الكبير والمريع من الرجال الذين مارسوا العنف الجنسي تجاه شركائهم.
    Açıkçası hep grubun parçası olduğumu hissedemiyorum. Open Subtitles لاكون صريحاً لا أشعر دائما أني جزء من المجموعة
    ..ve benim de, sorunun bir parçası olduğumu farkettim... Open Subtitles هذا عندما أدركت أني جزء من المشكلة
    Ne yaptın? - Ekibin parçası olduğumu söyledin. Open Subtitles لقد قلت أني جزء من الفريق
    Calcott Kıyamet Günü'nün bir parçası olduğumu düşünüyor. Open Subtitles (كالكوت) يعتقد نوعا ما أني جزء من يوم القيامة
    Buradaki herifler beni buraya getirdi soygunun bir parçası olduğumu düşünüyorlar. Open Subtitles ...... هؤلاء الرجال الموجودين معى هنا يعتقدون أنى جزء من خطة سرقة البنك...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد