Plastik fabrikasının, modern deniz korsanlarının paravanı olduğu ortaya çıktı. | Open Subtitles | اتّضح أنّ مصنع البلاستيك كان واجهة لقراصنة بحر حقيقيّين |
Reverti'nin paravanı olmam için para verdiği bina falan... | Open Subtitles | كوني واجهة لذلك المبنى اللعين وأموال المنظمة |
İşi, sadece asıl dalaveranın paravanı. | Open Subtitles | وظيفته ليست إلاّ واجهة لعمله الحقيقي. |
Kurum DEA tarafından Robles şebekesinin paravanı oldukları şüpdesiyle..., ...üç kez kontrol edilmiş. | Open Subtitles | الشركة قد، تم إستجوابها ،ثلاث مرات من قبل المدعي العام ... الذي شك بأنها واجهة لـ |
O kilisede olanlar karanlık, zehirli bir şeyin paravanı. | Open Subtitles | ما حدث في الكنيسة مجرد واجهة لشيء مُظلم، شيء سام ... |
Yangshi Gongsi, Yang Klan Şirketi'nin paravanı. | Open Subtitles | إنها واجهة لـ"يانغشي غونغسي"، شركة "يانغ كلان". |
Sahte para basma paravanı. | Open Subtitles | إنه واجهة لعملية غسيل أموال |
LPAK LTD bir internet kumar sitesinin paravanı. | Open Subtitles | شركة (ألباك) المحدودة واجهة لموقع قمار على الأنترنت. |
Analiz, oranın Mutabakat'ın paravanı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | والتحليل يؤكد أنه واجهة ( الكوفنانت ) |
CIA, SRS'nin paravanı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الـ(س.أ.أ.) تظن بأنها واجهة للـ(س.ر.س.) |