Glacier Milli Parkı'nda; uzun ve dar, içinde bir nevi baş aşağı duran dağlar olan Bowman gölündeydim. Ve partnerimle benim bir yarış kayığımız vardı. | TED | كنت في بحيرة بومان في حديقة جلاسير الوطنية، وهي بحيرة طويلة ونحيلة وفيها نوع ما من الجبال المقلوبة، وكان لدي أنا ومن يرافقني قارب تجديف. |
Kısa bir süre önce, Güney Afrika'daki Kruger Ulusal Parkı'nda havadan haritalama çalışmasının başında bulundum. | TED | ولكنني قدت مؤخرا حملة جوية لرسم الخرائط في حديقة كروجو الوطنية في جنوب افريقيا. |
Bence Nairobi Ulusal Parkı'nda aslan sayısının az olmasının sebebi budur. | TED | وأظن ان هذا هو سبب أن الأسود قليلون في منتزه نيروبي الوطني. |
Gorki Parkı'nda adımı ağaçlara kazıyan fahişeler var. | Open Subtitles | هناك عاهرات في منتزه غوركي قمن بحفر اسمي على الاشجار |
Ama şunu yapmalısın. Macera Parkı'nda yaptığınız pislikleri düzeltmelisin. | Open Subtitles | يجِب أَن تنظف الفوضى في متنزه "المغامرة الشمالي الغربي" |
Oakford Parkı'nda iki ilkyardım görevlisi vurulmuş. | Open Subtitles | اثنان من المسعفين تم اطلاق الرصاص عليهم فى متنزه اوكفورد |
Mac Arthur Parkı'nda buldum! Maç Arthur Parkı! | Open Subtitles | ! "لقد وجدتها فى منتزه "ماكارثر "منتزه "مكارثر |
Benim durumumda ise o hayvan Aslan Cecil'di, Hwange Ulusal Parkı'nda üç yıl boyunca onu incelemiştim. | TED | وهو ما حصل معي بالنسبة للأسد سيسيل، بعد أن تعرّفت عليه وأجريتُ دراسةً عنه لمدّة ثلاث سنوات في حديقة هوانج الوطنية. |
Fakat "Kanun Koyucu" kurbanlarını Riverside Parkı'nda avlıyor. | Open Subtitles | ولكن حقيقة أن المقتص واجه أول ضحية له في حديقة النهر |
Şükran Günü Parkı'nda yer alacak ve 50 büyük paranormal deneyime adanacak. | Open Subtitles | المكرسة لـ 50 حالة ما وراء الطبيعة وسيتم ذلك في"حديقة عيد الشكر". |
Travis Bartlett en son gay barda görüldü... ve cesedi de Kingsbury Parkı'nda bulundu. | Open Subtitles | ترافيس بارتليت شوهد اخر مرة في حانة شواذ و جثته وجدت في حديقة كينغسبري |
9 Ocak. Kingsbury Parkı'nda bir adam vuruldu. | Open Subtitles | 9يناير اطلق النار على رجل في حديقة كينغسبري |
Dün gece Columbus Parkı'nda bir kadın saldırıya uğradı. | Open Subtitles | واعتدوا على امرأة في حديقة كولومبوس الليلة الماضية. |
Biraz önce arayıp, Millbrook Parkı'nda silahlı çatışma hikâyesi uydurdum. | Open Subtitles | لقد اتصلت وألفت قصة عن إطلاق نار في منتزه ميل بروك |
Biraz önce arayıp, Millbrook Parkı'nda silahlı çatışma hikâyesi uydurdum. | Open Subtitles | لقد اتصلت وألفت قصة عن إطلاق نار في منتزه ميل بروك |
Son yazıda, Bishop's Parkı'nda buluşacağınız yazıyor... öldüğü gün. | Open Subtitles | سترى أن آخر ما كتبه أنه سيقابلك في منتزه بيشوب نفس اليوم الذي مات فيه |
Susan'ın Brian'ı her gün götürdüğü çocuk bahçesi Baxter Parkı'nda. | Open Subtitles | لا يمكنني تضييق النطاق الملعب الذي قامت سوزان بأخذ رايان اليه كل يوم يقع في منتزه باكستر |
Bugün Leimert Parkı'nda buluşalım. | Open Subtitles | . قابلوني اليوم في متنزه ليمرت |
Epcot Parkı'nda mıyız yoksa? | Open Subtitles | هل نحن في متنزه إيبكوت ؟ إيبكوت : |
Aaron, Beyaz Saray'ın hemen karşısında, Lafayette Parkı'nda bulunuyorum, muhtemelen, Beyaz Saray'ın konut binasından yaklaşık 180 m. mesafede, yaklaşık 10 dk. önce, yukarıda dönüp duran, beyaz bir jet vardı. | Open Subtitles | أنا أقف فى متنزه لافايت مباشرة أمام البيت الأبيض أبعد حوالى 200 ياردة عن البيت الأبيض قبل حوالى 10 دقائق كانت هناك طائرة بيضاء تحوم فوق الرؤوس |
Nerede? Mac Arthur Parkı'nda buldum! | Open Subtitles | ! "لقد وجدتها فى منتزه "ماكارثر "منتزه "مكارثر |
Sloane'un davranışlarına dayanarak, Dinatti Parkı'nda beni korumasına, beni konuşturmak için Russek'e işkence etmesine... | Open Subtitles | استنادى على سلوكه,حمايته لى فى منتزه ديناتى,مهاجمته لروسيك... |