Sence Parlamento'yu patlatmak bu ülkeyi daha iyi bir yer mi yapacak? | Open Subtitles | هل تعتقد حقاً أن نسف البرلمان سيعيد هذا البلد إلى مكانته ؟ |
Parlamento binasını, içindeki kral ve diğer parlamenterlerle birlikte havaya uçurmaya çalışmış. | Open Subtitles | حاول أن يفجر البرلمان و الملك و اللوردات و الحكومة كلها بداخله |
- Konuşmak için kimin çağrılacağına Parlamento başkanı karar verir. | Open Subtitles | رئيس البرلمان هو فقط من يقرر من يمثل امام البرلمان |
Tüm kış boyunca, ülkenin dört bir yanına dağıldık Parlamento için delil topladık. | Open Subtitles | طيلة هذا الشتاء إنتشرنا في كافة أنحاء البلاد نجمع الأدلة للبرلمان |
Hazırlanmış ayrı bir rapor ise; Parlamento'nun etrafını çevreleyen güvenlice kapatılmış tünellere rağmen treni işaret ediyor. | Open Subtitles | و قد كان هناك تقرير منفصل تم تصنيفه يقترح أنه يمكن أن يكون قطاراً على الرغم من أن الأنفاق المحيطة بالبرلمان قد أقفلت |
Başbakan'ı arayacağım. Parlamento oturumunda konuşmak için resmi bir talepte bulunacağım. | Open Subtitles | سأتصل برئيس الوزراء وأقدّم طلباً رسمياً بالتحدث مع البرلمان خلال إنعقاده. |
Parlamento oturumunda konuşma yapmak için resmi bir talepte bulun. | Open Subtitles | قم بتقديم طلب رسمي للحديث في اثناء انعقاد مجلس البرلمان |
Pek çok vatansever, Parlamento önünde barışçıl bir miting çağrısına uydu. | Open Subtitles | استجاب العديد من الوطنيّين للنداء من أجل مسيرة سلميّة الى البرلمان |
Şu an, benim Parlamento'daki arkadaşlarım arasında aile hekimleri, işadamları, profesörler, seçkin ekonomistler, tarihçiler, yazarlar, albaydan, alaydaki çavuşa kadar ordu mensupları var. | TED | في منصبي الجديد، زملائي في البرلمان هم من الأطباء، رجال الأعمال، البروفيسورات الاقتصاديين المميزين، المؤرخين، الكتاب ضباط الجيش من عقيد حتى رقيب أول |
En önemlisi de, Amerikan büyükelçisi yakındı bu sayede Parlamento süratle biraraya geldi ve kanun geri çekildi, yürütmeden kaldrıldı. | TED | الأهم من ذلك، اشتكت السفارة الأمريكية، لذا انعقد البرلمان سريعاً، وأُلغى القانون، أُبطل. |
Bu doğru değil. Kralın bütün reformları Parlamento aracılığıyla kabul edilmişti. | TED | الدفاع: غير صحيح. جميع إصلاحات الملك وافق عليها البرلمان. |
Şimdi Londra'ya gidin, Parlamento meydanındaki anıtlarda ve David Lloyd George'un anıtında sadece üç sözcük olduğunu göreceksiniz: David Lloyd George. | TED | الآن مايوازي هذا في لندن في ساحة البرلمان وسترى أن نصب ديفيد لويد جورج يتضمن ثلاث كلمات: ديفيد لويد جورج. |
Parlamento yasasıyla Kral, İngiltere Kilisesi'nin Başı kabul edildi. | Open Subtitles | الملك أصبح الرئيس الأعلى للكنيسة الإنجليزية بموجب قانون سنّه البرلمان |
Parlamento bu tasarıyı kanunlaştırmak için çağırılacak. | Open Subtitles | سيتم استدعاء البرلمان من أجل سن هذا القانون الذى سنسمييه قانون السيادة. |
Toplama kampları tıka basa dolu, Parlamento sadece bir isimden ibaret siyasi partiler ve işçi sendikaları lağvedilmiş, Yahudiler sosyal hayattan izole edilmiş, basın tamamen baskı altında, ve sosyal haklar diye bir kavram kalmamış. | Open Subtitles | معسكرات الأعتقال أمتلئت بالمعارضين البرلمان أصبح عديم الحيله جميع الأحزاب السياسيه و النقابات العماليه تم حلها |
Ancak Parlamento'da bazı sorular sorulmaya başlanmıştı bile. | Open Subtitles | و لكن بذلك الوقت كانت هناك أسئلة توجه داخل البرلمان و وحده الله يعلم ما كانت |
Bu yasa tasarısını Parlamento'ya getireli beş yıl oldu. | Open Subtitles | مر 5 سنوات منذ أن قدمت مشروع القانون للبرلمان أول مرة |
Danimarka demokrasisi, engin bilgisiyle Parlamento'ya katkıda bulunabilecek, son derece yetenekli bir siyasetçiyi kaybetmiş oldu. | Open Subtitles | وما كان سيثريه للبرلمان ولكن هذه شروط اللعبة السياسية |
Biz konuşurken bile ekibim, Parlamento'nun Hindistan'daki işlerimiz hakkındaki soruşturma raporuna el koyuyor. | Open Subtitles | وحتى نلتقى فريقى يعترض التقرير المقدم للبرلمان عن نشاط شركتنا فى الهند |
Parlamento binası etrafındaki metro tünelleri kapatılsa da, metro yoluyla saldırı öneren ayrı bir rapor daha metro tünelleri kapatılsa da hazırlandı. | Open Subtitles | هناك تقرير منفصل قد أعِدَّ وهو يقترح استعمال القطار.. برغم أنّ الأنفاق المحيطة بالبرلمان قد تمّ تلحيم مداخلها. |
Gerçekten, oynayacak vaktim yok. Parlamento'da acil bir işim var. | Open Subtitles | حقا، ليس لدي وقت للعب لدي أمور عاجلة بالبرلمان |
Parlamento hakkında kitap yazıp da onlardan bahsetmeyecek miydim? | Open Subtitles | لزاما ان اكتب عن ذلك، كتابي يتعلق بالبرلمان |