Evlat, benim serçe parmağımda bile ondakinden fazla büyü var. | Open Subtitles | ماذا يا فتى أنا لدي الكثير من السحر في إصبعي |
Kocama, parmağımda değilken daha çok yardımı olur. | Open Subtitles | ربما يساعد زوجي أكثر مما لو كان في إصبعي |
Hoş, sıcak bir banyo yaptım ve ayak parmağımda çıkan nasır öyle yumuşadı ki, hemen soyabildim. | Open Subtitles | أخذت لنفسي حماما ساخنا لطيفا و هل تذكرون الذره العالقه على إصبعي ؟ |
Seni, büyük dedektifi, küçük parmağımda oynattığımı sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت أنني جعلتك أيها التحرّي العظيم خاتمًا في اصبعي الصغيرة |
Küçük parmağımda, senin bütün vücudundaki beyinlerden fazla beyin var. | Open Subtitles | إصبعى الصغير لديه من الذكاء أكثر مِمّا فى جسدك كله. |
Öyle mi? parmağımda bir yüzük görüyor musun? | Open Subtitles | حقاً، أترين خاتماً حول هذا الأصبع. |
parmağımda yüzük görmüyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | أجل , في الوقت الحالي أنا منفصلة. أنتم لا ترون أي خاتم لعين في أصبعي أليس كذلك ؟ |
Şu serçe parmağımda onların toplamından daha fazla klas vardır be! | Open Subtitles | لدي من الرقي في إصبعي الصغير أكثر منهم مجتمعين |
Öngörümde, burada, restorandaydım ama parmağımda alyans vardı. | Open Subtitles | فيومضتيالمستقبليه.. كنت هنا في المطعم لكن لدي خاتم زواجٍ على إصبعي |
Eve tekrar parmağımda yüzük olmadan gidemem. | Open Subtitles | لا أستطيع العودة مُجدداً إلى المنزل بدون تواجد هذا الخاتم في إصبعي هذه الليلة. |
parmağımda bir yüzük olana kadar uzakta duracağım ve beni kovalamasını sağlayacağım. | Open Subtitles | أنا سأكون جميلة و أدعه يلاحقني . حتى أحصل على خاتم في إصبعي |
Bana yapmamam gereken şeyleri hatırlatan, bir yüzüğüm var artık parmağımda. | Open Subtitles | *لقد حصلت على خاتم في إصبعي * * ليذكرني بما لا يمكنني فعله * |
Artık terbiyeli olmamı hatırlatan bir yüzük var parmağımda... | Open Subtitles | *لقد حصلت على خاتم في إصبعي * * ليذكرنني بأنني يجب أن أتصرف* |
Bana yapmamam gereken şeyleri hatırlatan, bir yüzüğüm var artık parmağımda. | Open Subtitles | ههه! * لقد حصلت على خاتم في إصبعي * * ليذكرني بما لا يمكنني فعله * |
parmağımda tek taş var. | Open Subtitles | أنا قد حصلت على صخرة على إصبعي. |
Sana, küçük parmağımda... senin tüm vücundundakinden daha fazla zeka ve... yetenek olduğunu göstereceğim. | Open Subtitles | سوف اجعلك تعلم انني لدي المذيد من الموهبة و المذيد من الذكاء في اصبعي الصغير عن ما تملكة في كامل جسدك, سيدي |
Elim, parmağımda yüzük varken iyileşmek zorunda. | Open Subtitles | يدي ممكن تنال الفرصة للشفاء وهذا الخاتم في اصبعي |
Hem bu yüzük sonsuza dek parmağımda kalacak hem de Rajadi kalbimde kalacak. | Open Subtitles | هذا الخاتم سيظل في اصبعي للأبد وسيبقى الراجادي في قلبي للأبد |
Ve eve karımın yanına gittim o gece ve neden başka bir kadının kocaman evlilik yüzüğünün benim parmağımda olduğunu bilmek istedi. | TED | و عدت لزوجتي فى تلك الليلة و سألتني لماذا أرتدي خاتم فى إصبعى بهذا الحجم لإمرأة أخرى. |
Pazartesi günü işe geldiğimde parmağımda bir yüzük olabilir. | Open Subtitles | حين أعود يوم الإثنين ربما أكون مرتدية خاتم فى إصبعى |
parmağımda bir yüzük görüyor musun? | Open Subtitles | حقاً، أترين خاتماً حول هذا الأصبع. |
Onu parmağımda oynattığımı iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدّعون أننّي أتلاعب به كالخاتم في أصبعي |