Evet, belki de part-time iş imkanını bana söylemeyi unuttun | Open Subtitles | نعم , نسيتِ إخباري ان هناك وظيفة بدوام جزئي متاحة |
Yani çetede çalışan aynı çocuklar aslında aynı zamanda McDonalds gibi yerlerde part-time olarak çalışıyorlardı. | TED | فنفس الشبان الذين في العصابة قد يعملون عمل جزئي في مكان كمكدونلدز. |
Küçük bir şehir gazetesinde part-time iş bulup uluslar arası suikatçıların hedefi olmayı sadece babanız başarabilirdi. | Open Subtitles | وحده والدك يستطيع الحصول على وظيفة بدوام جزئي في جريدة ببلدة صغيرة وينتهي به الحال كهدف لقتلة محترفين دوليين |
elde yıkananlardan onu alabilmek için çok çalıştığımdan dolayı onunla pişirdiğim her şey çok daha lezzetli oluyordu belkide bir part-time iş sorunun çözümü olabilir bunu sizden istemeye hakkım yok. | Open Subtitles | كل الأطعمة التي سخنّتها في الفرن كان مذاقها رائعاً ربما وظيفة جزئية هي الحل لا أستطيع أن أطلب منك ذلك، |
Bunu yapmak zorunda bırakma beni. Sadece part-time çalışan biriyim. | Open Subtitles | على رسلك أيها الكلب على رسلك لاتجعلني أفعلها أنا أعمل فقط نصف دوام |
Ayrıca part-time olarak karşıki şeker dükkanında çalışıyorum. | Open Subtitles | كذلك أعمل بدوام جزئي في متجر الحلويات في الشارع المقابل |
Onun işini yapmaya uğraşan,part-time çalışan bir danışmanım. | Open Subtitles | أنا مجرد مستشارة بدوام جزئي تحاول تأدية عملها |
Savcının bürosunda part-time çalışıyorum çok sıkıcı. | Open Subtitles | أعمل بدوام جزئي في مكتب المحامي العام إنه عمل ممل جدا |
Neden Peter gibi bir part-time iş bulmuyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تحصل على عمل بـ دوام جزئي مثل بيتر؟ |
part-time çalışanların dikkatine. | Open Subtitles | انتباه يامندوبي المبيعات العاملين بوقت جزئي |
Anlaşıldı. part-time bir işe girmem gerekecek. | Open Subtitles | إفهم جيدا ، يجب أن أبدأ بالعمل وقت جزئي ثانية |
Haftasonları düğün videoları çeken ve milyonerlerin kızlarına part-time garsonluk... yapan birisi olursun. | Open Subtitles | أنت فقط مجرد نادل في مطعم بدوام جزئي تقوم بتصوير بعض حفلات الزفاف في نهاية الأسبوع لبعض بنات الاثرياء المدللات |
part-time çalışan biri neden kıdem tazminatı alacaktı ki? | Open Subtitles | ولما موظف بعمل جزئي أن يأخذ مكافأت نهاية الخدمه؟ |
Doktoramı bitirirken part-time çalışıyorum. | Open Subtitles | اعمل بوقت جزئي بينما أنهي الدكتوراة خاصتي |
Aldığı bursla okul giderlerini karşılarken çeşitli part-time işlerde çalışarak harçlığını çıkarıyormuş. | Open Subtitles | غطت أجور التعليم من المحنة و عملت بدوام جزئي من أجل الأجار و الطعام. |
Orada sadece part-time çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل هناك فقط بدوام جزئي ، إتفقنا ؟ أقسم يمكنك التأكد |
Barınakta kalıyor ve part-time bir işte çalışıyordu, yani evsizdi, ama bu, sorumsuz olduğunu göstermez. | Open Subtitles | كانت تعيش في ملجا و لديها عمل بوقت جزئي لذا كانت فتاة شوارع لكن ليس بالضرورة من النوع الطائش |
Ofisine çağırdı, part-time bile olsa, yeni birine maaş veremeyeceklerini söyledi. | Open Subtitles | دعاني إلى مكتبه قال أنه لا يحتمل البدء بقبول موظفين جدد حتى ولو بدوام جزئي |
Zaten 3 yıllık part-time tecrübem var ... | Open Subtitles | لقد عملت بوظيفة جزئية ولدي خبرة ثلاث سنوات |
Hatta part-time çalışıken bir daire almak için para biriktirmişti. | Open Subtitles | وحصلت على عدة وظائف جزئية كـ محاسبة لجمع المال من أجل شقة |