ويكيبيديا

    "pasifikteki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المحيط الهادئ
        
    • المحيط الهادي
        
    Aslına bakarsan güney pasifikteki küçük bir adadan geldim. Open Subtitles في واقع الأمر ، لقد جئت من جزيرة في جنوب المحيط الهادئ
    Güney pasifikteki tropikal bir adadan geldim Open Subtitles لقد أتيت من جزيرة استوائية في جنوب المحيط الهادئ
    pasifikteki hareketsizlik... gösteriyor ki bu sadece bir talim de olabilir. Open Subtitles إن غياب النشاط في المحيط الهادئ يجعلنى أقترح بأن هذا الأمر قد لا يتعدى كونه تدريبات
    Juliet, güney pasifikteki yıllık orgazmını kesip gelmeyecektir ve oğlanları da biliyorsun. Open Subtitles جولييت لن تستعمل سنواتها الطويله للنشوة الجنسيه في جنوب المحيط الهادي واخواني
    Doğu pasifikteki Fransız Polinezyasına ulaşmak için daha çok yolları vardır. Open Subtitles بمدة طويلة قبل أن تصل إلي بولينيسيا الفرنسية شرق المحيط الهادي
    Hatta bu olay pasifikteki ABD deniz donanması için bir dönüm noktası oldu. Open Subtitles في واقع الأمر، كان نقطة تحول لأمريكا القوات البحرية في المحيط الهادئ.
    Güney pasifikteki Tongo Çukuru uygun olurdu. Fırlatmaya 30 saniyeden az vakitleri kaldı. Open Subtitles سيكون هذا خندق طونقو في جنوب المحيط الهادئ لديهم أقل من ثلاثين ثانية للإطلاق
    pasifikteki resifler şuan hızla kötüye gidiyor, ve daha ne kadar kötüye gideceğini kimse bilmiyor, ancak ... TED وفي المحيط الهادئ تأخذ الشعاب في الهبوط حالياً ولا أحد يعرف كم سيكون سيئاً، ما عدا ...
    Bunlar, ufkun ötesindeki uzak mercan adalarının varlığını; teknelerinin gövdeleri boyunca dalgaların kırılmalarını izleyerek, pasifikteki her ada grubunun; bir adli tıp uzmanının parmak izi okuyuşundaki, aynı kesinlik ile okunabilen, kendine özgü kırılma biçimleri olduğunu çok iyi bilerek, hisseden erkek ve kadınlar. TED هؤلاء رجال ونساء يمكنهم الشعور بوجود جزر بعيدة جزر مابعد أفق الرؤية ببساطة عن طريق متابعة ارتدادات الأمواج من هياكل سفنهم، ويعلمون بقوة أن كل مجموعة جزر في المحيط الهادئ لها نمط انعكاس متميز يمكن قرائته بنفس الوضوح الذي يقرأ به الطب الشرعي بصمة إصبع في يومنا هذا
    (Gülüşmeler) Çünkü pasifikteki resiflerde mercanlar daha önce hiç görmediğimiz bir hızla kayboluyor. TED (ضحك) وهذا لأن الشعاب في المحيط الهادئ يفقدون المرجان أسرع مما قد رأينا من قبل.
    Alex, eğer haklıysan ve bunu yapan Peng ise bu batı pasifikteki 3 destroyerimizi bir yerde toplamak için bir tuzak olabilir. Open Subtitles و أن كنت محقاً (الكس) ان كان (بينغ) ربما قد يكون هذا فخ للقبض على رجالنا الثلاثة الوحيدين غرب المحيط الهادئ في مكان واحد
    Alex, eğer haklıysan ve bunu yapan Peng ise bu batı pasifikteki 3 destroyerimizi bir yerde toplamak için bir tuzak olabilir. Open Subtitles و أن كنت محقاً (الكس) ان كان (بينغ) ربما قد يكون هذا فخ للقبض على رجالنا الثلاثة الوحيدين غرب المحيط الهادئ في مكان واحد
    Güney pasifikteki en yaygın yerli memeli haline gelmiştir. Open Subtitles و قد أصبحوا أكثر الثدييات انشاراً في جنوب المحيط الهادي
    Güveç getirdim ...pasifikteki adalarda. Open Subtitles لقد إشتريتُ طبقاً. بجزر المحيط الهادي..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد