Üzerinde bir zamanlayıcı var. Tam olarak öğlen 3'te patlaması için. | Open Subtitles | انها مزودة بمؤقت لتنفجر في الساعة 3 بعد الظهر تماما |
Ambulansa patlaması için teçhizat yerleştirilmiş. | Open Subtitles | الشاحنه كانت مجهزة لتنفجر |
patlaması için ayarlamış olmalılar. | Open Subtitles | لابد انه جهزها لتنفجر |
Hücre çekirdeklerinin patlaması için baskı yapacağım. | Open Subtitles | حتى تنفجر الخلايا الأساسية |
Fosse bombayı polisler için koyduysa neden içeri girdikleri anda patlaması için kapıya koymadı? | Open Subtitles | لو وضع (فوسي) القنبلة لأفراد الشرطة، فلمَ لمْ... فلمَ لمْ يضعها عند الباب حتى تنفجر عند دُخولهم؟ |
Evet, reaktörü eğer patlaması için kurcalasaydın... patlamadan önce buradan ayrılırdın, ... değil mi? | Open Subtitles | حسناً، إن كنت تلاعبت بالمفاعل ليفجر البوابة ألن يجب عليك مغادرة المكان قبل أن تنفجر؟ |
Savaş başlığındaki zamanlayıcıyı uygun yükseklikte patlaması için ayarlayıp... | Open Subtitles | سنضبط المؤقت ليفجر الرأس الحربي على الإرتفاع الأمثل... |