Mama kalmadı, bebeğin bezi yok ve yenisi de her an patlayabilir. | Open Subtitles | ,انتهى منى الطعام,وحفظاتها اصبحت من الماضى والجديدة سوف تنفجر فى اى وقت |
Maddenin bu küçük noktacığı yeni bir Big Bang'le patlayabilir mi? | TED | هل يُمكن لهذه الكتلة الصغيرة من المادة أن تنفجر انفجارًا عظيمًا آخر؟ |
Bağlantı çürüdü. Her an patlayabilir. | Open Subtitles | وصلة الحنفية بها سدد، وربما تنفجر في أيّ وقت |
Acele etmeyin, baskı yok, sadece gezegeniniz beklemediğiniz bir anda bir şekilde patlayabilir. | Open Subtitles | خذوا وقتكم , لا ضغط فقط كوكبكم بأكمله يمكن أن ينفجر أي لحظه, |
Elektrikler ne zaman gelir, belli değil. Gelince patlayabilir. Klimayı da kapatayım. | Open Subtitles | لنطفي التلفاز ما تدري لا ينفجر لما ترد الكهرباء |
Burada tehlikeli bir durum söz konusu her an patlayabilir, eğer Szura yola çıktıysa, olacak budur. | Open Subtitles | إن هذا الوضع سينفجر في أي وقت ولو كان زورا في طريقه إلى هنا هذا بالضبط ما سيحدث هنا |
- Ada her an patlayabilir. - Günlüğümü almalıyım. | Open Subtitles | الجزيرة ستنفجر فى أى لحظة يجب أن أحضر مذكراتى |
Çabuk uçağın yanından uzaklaşın. patlayabilir! | Open Subtitles | اخرجوا من الطائرة سريعاً فقد تنفجر فى أى لحظة |
Tatlım, Los Angeles'ta bir nükleer bomba var. Bugün patlayabilir. | Open Subtitles | عزيزتى ، هناك قنبلة نووية قد تنفجر اليوم |
Bak, gitmene izin verirsem, yeniden patlayabilir ve doğu sahilinin yarısını havaya uçurabilirsin. | Open Subtitles | , أنظر , يمكنني أن أدعك تذهب و سوف تنفجر مجدداً و حينها يمكنك أن تفجر نصف الساحل الشرقي |
İlk başta ciğerlerin patlayabilir dediğinde, | Open Subtitles | قبلاً, حينما قلت بأن رئتيك يمكن أن تنفجر |
Her an patlayabilir, bunu kimin yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | يمكن أن تنفجر في أي وقت أنا أعرف من فعل ذلك |
Çünkü, eğer mikrodalga fırında yaparsan patlayabilir. | Open Subtitles | لأنه إذا كنت ستسخنينها في المايكرويف فأنها سوف تنفجر |
Ve her an patlayabilir, geride dursanız iyi olur. | Open Subtitles | انه يوصل إلى ديفبرلتور وهو الان يعمل والغاية، هذا الشيء يمكن أن ينفجر في أي ثانية، لذا أنت قد لا تريد الرجوع |
Her an patlayabilir. Onu burada halletmeliyiz. | Open Subtitles | انه يمكن أن ينفجر أي وقت الآن قم بضربه من هنا |
Akdeniz'de yolcu gemisinin yanında da patlayabilir. | Open Subtitles | في البحر الأبيض المتوسط يمكنه أن ينفجر بالقرب من سفينة رحلات |
Kafa buluyorsun ama tam bu noktada beynin patlayabilir. | Open Subtitles | انت تخلقين المتعه ولكن ذلك عندما ينفجر دماغك حسنا |
Bir kadının beyni patlayabilir, ama buna rağmen on kilometre sürünebilir. | Open Subtitles | امرأة ينفجر رأسها وتزحف مسافة خمسة أميال. |
Görüşme esnasında patlayabilir! | Open Subtitles | الي هذه المقابلة ، مرتدي هذا الجاكيت الجلد الغير محظوظ يمكن أن ينفجر او أيّ شئ |
Motordan çok duman çıkıyor. Her an patlayabilir. | Open Subtitles | الدخان يخرج من المحرك بشدة يبدو أنه سينفجر في أي لحظة |
Bırakmak zorundasın. - Bırakmalısın, bu şey her an patlayabilir. | Open Subtitles | يجب أن تذهب، سينفجر هذا الشيء في أيّة لحظة |
Sanırım bomba şu an Mojave üzerinde ve ani can kaybı olmadan patlayabilir. | Open Subtitles | لقد علمت بان القنبلة ستنفجر في موييف بدون خسائر في الارواح |
Kalbim her an patlayabilir, ve bunlar son sözlerim olabilir. | Open Subtitles | قلبي ممكن أن ينفجرَ في أيِ ثانية. ربما تكونُ هذهِ آخرَ كلماتي. |
Siz de yırtayım falan demeyin sakın. - Bu şey hâlâ patlayabilir. | Open Subtitles | ولا تفسدوها أيضًا، إنها ما زالت قابلًا للانفجار. |