Bugün konuşmama bir şiiri paylaşarak başlayacağım, Malavili arkadaşım Eileen Piri yazdı. | TED | سأبدأ اليوم بمشاركة قصيدة كتبتها صديقتي من مالاوي إلين بيري |
Yakın bir arkadaşım hakkında bir kıssayı paylaşarak başlayacağım. | TED | سأبدأ بمشاركة قصة لأحد أصدقائي المقربين معكم. |
Öyleyse Jimmy'nin içmesinin hayatlarınızı ne şekilde etkilediğini onunla paylaşarak başlayalım. | Open Subtitles | لذا فلنبدأ بمشاركة ذلك مع جيمي الطريقة التي اثر بها شربه على حياتنا |
Verilerimizi kendi isteğimizle paylaşarak herkes için en iyi olanı yapabiliriz. | TED | من خلال مشاركة معلوماتنا بارادتنا نستطيع القيام ما هو أفضل للجميع |
Jim ve Shirley hayatını güzel bir biçimde noktaladılar ve hikayelerini sizinle paylaşarak, aynısını yapma şansımızı arttıracağını umuyorum. | TED | جيم وشيرلي كانت لهما نهاية جيدة للحياة، وعن طريق مشاركة قصتهما معكم، آمل في زيادة فرصنا للقيام بنفس الشيء. |
Belki duyduğum dedikoduları seninle paylaşarak seni birçok felaketten, kaçırdıklarından koruyabilirim. | Open Subtitles | ربّما أستطيع أنْ أوفّر عليك قدراً كبيراً من الغم من خلال مشاطرتك حكمة اكتسبتها... أمر يبدو أنّه فات عليك. |
Bu hafta başımıza gelen iyi ve kötü şeyleri paylaşarak bu toplantıya başlayalım. | Open Subtitles | لنبدأ هذا الإجتماع بمشاركتنا بلحظاتنا الجميلة والسّيئة بهذا الأسبوع. |
Bunu bizimle paylaşarak ne kadar cesur olduğunu anlatamam. | Open Subtitles | لا اقدر ان اخبرك كم انت شجاعة بمشاركة ذلك |
Bu yolcuğu açık olarak paylaşarak bunu yaşayan tek kadın olmadığımı, hatta, aynısını yapmayı arzulayan binlerce ve binlerce başka kadının olduğunu öğrendim. | TED | بمشاركة هذه الرحلة على الملأ، تعلمت أني لم أكن المرأة الوحيدة التي تمر بهذا وأنه في الحقيقة كان هناك الآلاف من النساء الأخريات اللاتي يتشوقن ليقمن بالمثل. |
Daha sonra bu bilgileri tüketicilerle paylaşarak sahip oldukları değerlerle örtüşen tüketim kararlarını vermelerini sağlayan bir seçenek sunduk. | TED | وبعد ذلك قمنا بمشاركة تلك المعلومات مع المستهلكين بطريقة تمنحهم خياراً وتسمح لهم باتخاذ قرارات استهلاكية أكثر تماشياً مع قيمهم. |
"Gücümü doğru kararları verebilecek insanlarla paylaşarak dünyayı daha güzel bir yer yapacağım. " | Open Subtitles | ثم سأشرع بمشاركة هذه القوى مع أشخاص" "أجدهم يستحقون الاستمرار في جعل العالم مكانًا أفضل |
Kimisi ise kimsenin iyileştiremeyeceği bir acıyı paylaşarak. | Open Subtitles | ...البعض بمشاركة ألماً لا يمكن لأحد آخر إزالته |
Belki de partnerinin normal, seksüel anlamda değişken deneyimlerini kabul ederek, belki kendininkileri paylaşarak. | Open Subtitles | ربما بتقبل أكثر للميول الجنسي الطبيعي لشريكك -ربما بمشاركة بعض من تجاربك |
Bu toplantıya, fikirlerimden birini paylaşarak başlamak isterim. | Open Subtitles | بمشاركة إحدى أفكاري. |
Teknolojiyi, fikirlerimizi ve duygularımızı düşünürken bile paylaşarak kendimizi tanımlamak için kullanıyoruz. | TED | نستعمل التكنولوجيا لتعريف ذواتنا عن طريق مشاركة أفكارنا و أحاسيسنا حتى ونحن نشعر بها. |
Yaptıklarını paylaşıyorlar ve en iyi uygulamaları paylaşarak fark yaratıyorlar. | TED | انهم يتشاركون ما يفعلون و يقومون بإحداث فرق عن طريق مشاركة افضل الممارسات |
Bazı gerçekleri paylaşarak başladım. Örneğin; ben her tür cinsel tacizi yaşadım, üç tecavüz dahil. | TED | بدأت الكتابة حول مشاركة حقيقة أني ناجية من جميع أشكال الاستغلال الجنسي، بما في ذلك ثلاث حالات اغتصاب. |
Belki öğrendiğim küçük bir dersi paylaşarak seni büyük bir sıkıntıdan kurtarabilirim. | Open Subtitles | ربّما أستطــــيع أنْ أوفّر عليك قدراً كبيراً من الغم من خلال مشاطرتك حكمة اكتسبتها... |
Naçizane yemeğimizi paylaşarak bizi onurlandırır mısınız? | Open Subtitles | هل تشرّفنا بمشاركتنا عشائنا المتواضع؟ |