Öbür tarafından bakarsan da on tanesinden dördü senin sadece pisliğin teki olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | من جهة أخرى 4 من 10 يعتقدون أنك وغد فحسب |
pisliğin teki gibi davrandığım için senden özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أودّ الإعتذار إليكِ لتصرّفي كأكبر وغد بالعالم. |
Evet, pisliğin teki olduğunu biliyorum. Kendini çok ciddiye alıyor. | Open Subtitles | أجل انا أعرفه ، انه حقير يأخذ الأمور دائما بجدية |
pisliğin teki olduğunu duymuştum. Buna hazırlıklı olmalıydık. | Open Subtitles | لطالما سمعت أنه كان حقيراً كان علينا أن نكون مستعدين لذلك |
Arkadaşınız bir uyuşturucu satıcısı. Diğer bir deyişle pisliğin teki. | Open Subtitles | أجل، حسناً، صديقتك تاجرة مخدرات، يعني حثالة |
Nasıl oluyor da House hastalık olmadan pisliğin teki olabiliyor ama kibarlık biyolojik bir suç oluyor? | Open Subtitles | كيف يمكن لهاوس أن يكون وغداً دون أن نعتبرهُ مرضاً في حينِ أنّ الطيبة في نظرِهِ جريمةٌ بيولوجية؟ هل معكَ خمسةُ دولارات؟ |
Bölge savcısına sormayı denedim ama adam ketum bir pisliğin teki çıktı. | Open Subtitles | أعني، لقد حاولتُ سؤال المدّعي العام لكنّه وغد كتوم، أليس كذلك؟ ما رأيك؟ |
Fakat çok daha önemlisi, pisliğin teki olmadığını ispat ederdin. | Open Subtitles | لكن الأهم كان ليعني أنك لست مجرد وغد |
Oğlun pisliğin teki. Ve evet, bu muhtemelen senin suçun. | Open Subtitles | ابنك وغد و نعم، إنه خطأك على الأرجح |
Evet pisliğin teki bilyorum ama şuan işimize konsantre olmalısın tamam mı. | Open Subtitles | انه وغد , لنركز بالعمل , حسناً ؟ |
Bacağın ağrıdığı için vurulmadın, pisliğin teki olduğun için vuruldun. | Open Subtitles | لم تصب بالرصاص لٔالم الساق بل لٔانك وغد |
pisliğin teki olduğumu düşünüyorsun değil mi? | Open Subtitles | جيد هل تعتقد اني وغد حقا ، صحيح ؟ |
Oğlumun pisliğin teki olduğumu düşündüğünü öğrenene kadar işe yaradı. | Open Subtitles | لوقت كافي بالنسبة له ليعلمني كم أنا شخص حقير هو يظن بي |
- Violet'a karşı çıkıp adamın pisliğin teki olmadığını söylemeyeceğim ama eğer David'in hayatı tehlikedeyse manevi yükümlülüğümüz de var demektir. | Open Subtitles | انظرو . لن أشكك في فايلوت واذا لم يكن هذا الرجل حقير ومجرم |
pisliğin teki ve kazanmak için her türlü şeyi yapacak olduğunu bilecek kadar. | Open Subtitles | كفاية لأخبرك كم هو حقير هذا سيعبر ايا كانت الخطوط التي أحتاجها لتحقيق الفوز |
Gerçeklikten ve bu adamın pisliğin teki oluşundan söz ediyoruz. | Open Subtitles | أم تتحدث عن الواقع وكيف كان الرجل حقيراً معي؟ |
İstediğin zaman pisliğin teki olabilirsin ama önceden beni önemserdin. | Open Subtitles | يمكنك ان تكون حقيراً كما تريد لكنك اعتدت ان تعتني بي |
Şu anda muhtemelen pisliğin teki olduğumu düşünüyorsundur. | Open Subtitles | على الأرجح تعتقدين الاَن بأني حثالة المجتمع |
Annesi babasının zamanında birlikte takıldığı, pisliğin teki olduğunu ve onunla yatmış olmaktan dolayı utandığını söylemiş. | Open Subtitles | هو حثالة امضت معة بعض الوقت و انها مُحرجة لأنها نامت معة |
Sırf baban pisliğin teki olduğu için erkekliğini kanıtlamaya çalıştığını anlayamıyor musun? | Open Subtitles | أتستطيع ؤية كيف أنّك بثبات تكافح لتثبت ذكورتك, وهذا كلّه لأنّ أبوك كان وغداً |
Beni dinleyin. Arayan, muhtemelen huzurunuzu kaçırmak isteyen pisliğin teki. | Open Subtitles | اسمعيني , هو مجرد أحمق يحاول أن يتلاعب معك , هناك شيئ يمكننا أن نفعله |
Yani on siyah polisten altısı benim ırkçı pisliğin teki olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | إذن 6 من كل 10 ضباطٍ سُود يعتقدون أني وغدٌ عنصري |
Bu ünvanı hakkımla kazandığımda, hatalarım affedilecek ve pisliğin teki olmadığım anlaşılacak. | Open Subtitles | ربحي لهذا اللقب بعدل و إنصاف سيثبت أنني لست فاسداً و سيغسل جميع أخطائي |