ويكيبيديا

    "piyasalar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأسواق
        
    • الاسواق
        
    • يتحسن السوق
        
    • أسواق
        
    İki yıl, üç yıl, dört yıl öncesine kadar, piyasalar iyiydi. TED منذ سنتين وثلاث سنوات وقرابة أربع سنوات، كان أداء الأسواق جيدا.
    piyasalar son 20 yıl içinde tanınmayacak kadar değişti. ama sadece ekonominin en üstünde bulunan organizasyonlar. TED لقد تغيرت الأسواق بشكل جذري في السنوات 20 الأخيرة، ولكن فقط للمنظمات المهيمنة على الاقتصاد.
    Ancak seçimle bize verilen görevlere rağmen, piyasalar bize pek de güvenmedi. TED بالرغم من مهمتنا الانتخابية الأسواق لم تثق بنا
    Silikon Vadisi piyasalar suçlanmalı diyor, özellikle girişim sermayedarlarının girişimcilere sundukları teşvikler. TED وتقول فالي سليكون ان الاسواق هي السبب , ولا سيما الحوافز التي أصحاب رؤوس الأموال يقدموها لأصحاب المشاريع.
    piyasalar düzelene dek bekleyelim. Open Subtitles حسناً نستطيع ان ننتظر حتى يتحسن السوق
    Bankalar battı, uluslararası piyasalar değerlerinin yarısına yakınını kaybetti, milyonlarca insanın evine haciz konuldu. TED انهارت البنوك، وفقدت أسواق الأسهم العالمية تقريباً نصف قيمتها، فقد ملايين الناس بيوتهم بسبب حبس الرهن.
    Hukuk sistemleri, şirketler, piyasalar gibi aramızdaki alışverişi düzenleyen kurumları incelediler. TED قاموا بدراسة المؤسسات التي تسهل تجارتنا، كالأنظمة القانونية، الشركات، الأسواق.
    Pekala. eğer büyük piyasalar, yeni fikirler üretmek için teşvikleri artırırlarsa, bu teşvikleri en yükseğe nasıl çıkartırız? TED حسنا. إذا كانت الأسواق الاكبرتزيد الحافز لإنتاج أفكار جديدة، فكيف يمكننا تعظيم الحافز؟
    Konut patlaması boyunca, piyasalar yükseldikçe yükseldi. Open Subtitles أثناء الازدهار العقاري الأسواق كانت ترتفع أكثر فأكثر
    Amerikan'ın dünya çapında sahip olduğu rafineriler ve boru hatlarına yapılan saldırı haberleriyle piyasalar bir anda alt üstü oldu. Open Subtitles انهيار الأسواق لليوم الثاني على التوالي مع تقارير عن عمليات تخريبية تستهدف أنابيب الضخ والمصانع الأميركية حول العالم
    Beş kelime borç yönetimi ve büyüyen piyasalar. Open Subtitles خمس كلمات إدارة الديون و الأسواق الناشئة
    Yaklaşık beş dakika içinde "Küçük piyasalar" temalı bir açık oturuma katılacağım. Open Subtitles , أسمعي , لدى مجموعة خبراء يبحثون , في الأسواق الصغيرة . بعد تقريبا 5 دقائق
    Eminim farkettiniz. piyasalar bu raporlardaki bulgulara göre aşağı yukarı hareket eder. Open Subtitles وأنا متأكد من أنك تدرك، أن الأسواق يُمكن أن تنخفض أو ترتفع...
    Yeni yükselen piyasalar, altyapı enerji istasyonu, telekom, SeaWorld, ön cam silecekleri... Open Subtitles الأسواق الناشئة، البنية التحتية محطات توليد الطاقة، الإتصالات، عالم البحار ماسّحات الزجاج الأمامي
    Konut patlaması boyunca, piyasalar yükseldikçe yükseldi. Open Subtitles خلال الطفرة العقارية, كانت تستمر الأسواق بالإرتفاع
    Kesintinin ikinci gününde finansal piyasalar altüst olmuş durumda. Open Subtitles بينما يمتد إلى يومه الثاني، الأسواق المالية أنخفضت
    İş hacimlerini paylaştırıp bazı piyasalar için fiyat belirlemeliyiz. Open Subtitles سيكون علينا تقسيم الكميات وتحديد الاسعار لبعض الاسواق
    Ancak, gelişmekte olan piyasalar içinde yaşayan birçoklarına göre, bu bir yanılgı ve 1948 yılında imzalanan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, oybirliğiyle kabul edilmiş olsa bile, bunun tek yaptığı, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki ve siyasi ve ekonomik haklar arasındaki ideolojik inançların ortaya çıkardığı bir bölünmeyi maskelemesidir. TED لكن بالنسبة لهؤلاء الذين يعيشون في بلدان الاسواق الناشئة هذا مجرد وهم , مع ان الميثاق العالمي لحقوق الانسان و الذي وقع في 1948 تم تبنيه بالاجماع ما فعله كان اخفاء الأنقسام الذي حدث بين الدول المتقدمة و الدول الناشئة و الاعتقادات الايدلوجية بين الحقوق السياسية و الاقتصادية
    Bugün, gelişmekte olan piyasalar içinde yaşayan birçok kişi yani dünya nüfusunun yüzde 90'ı, siyasi haklar ile batılılaşma saplantısının konuyla bir alakası olmadığını düşünüyor ve asıl yiyecek, barınak, eğitim ve sağlık dağıtımının önemli olduğunu düşünüyor. TED اليوم الكثير ممكن يعيشون في بلدان الاسواق الناشئة , حيث يعيش 90 في المئة من سكان العالم يعتقدون بان الهاجس الغربي بالحقوق السياسة خارج عن الموضوع و أن المهم هو تقديم الطعام و المأوى و التعليم و الرعاية الصحية
    Onlar bağımsız piyasalar, daima ilişkili değiller. Open Subtitles إنها أسواق مستقلّة ليست مترابطة فيما بينها دوماً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد