Dün gece eve gelmeyi planladığından emin misin? | Open Subtitles | وهل أنتِ متأكدة من أنها كانت تخطط للرجوع إلى البيت ليلة أمس؟ |
Öğle yemeğinde seninle buluşmayı planladığından haberim var. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنها كانت تخطط لمقابلتك لتناول الغداء. |
planladığından çok daha iyi bir şey. | Open Subtitles | شيء أفضل من ما تخطّط له حتى |
planladığından çok daha iyi bir şey. | Open Subtitles | شيء أفضل من ما تخطّط له حتى |
Harlan'ın tam olarak ne planladığından emin değilsin.Yanlışmıyım? | Open Subtitles | أنت لست تعلم ما الذي يُخطط له (هارلن). لست مُتأكد. |
Merkez, Reagan'ın Nikaragua'daki bir Spetsnaz müfrezesine karşı gizli bir operasyon yapmayı planladığından endişeleniyor. | Open Subtitles | المركز قلق أن يكون الرئيس (ريجان) يُخطط لضربة سرية ضد... على قوات روسية سرية في (نيكاراجوا) |