Çoğu, çeşitli protestolarda karşı çıkma gibi küçük suçlar. | Open Subtitles | أغلبها اعتدائات على القاصرين نابعة من احتجاجات تظاهر |
Sumner, NATO karşıtı protestolarda gizli polislik yaparken hükümet karşıtı bir sürü kaçık tanıyordun değil mi? | Open Subtitles | (سمنر), أنتِ تعاملتِ مع كل أولئك الحمقى المعارضين عندما كنتِ تعملين بسريّة في احتجاجات الـ(ناتو)، ألستُ محقاً؟ |
Çocukluğumdan beri protestolarda gördüğüm bağıran kalabalıkların dijital versiyonuydular. | TED | كانوا النسخة الرقمية للجحافل المدوّية التي لطالما رأيتها في المظاهرات منذ كنت طفلة. |
Yok, herkes değil. Cesaretlerinden dolayı teşekkür etmem gereken bazı Mısırlılar var- protestolarda dövülüp tutuklanan yüzlerce Mısırlı. | TED | أستدرك لم يكن الجميع لأن مجموعة قليلة من المصريين العظماء ممن يستحقون الشكر كانوا في منتهى الشجاعة كانوا يخرجون إلى المظاهرات بأعداد قليلة ويتم ضربهم والقبض عليهم |
Böylece Stasi, bu protestolarda kimlerin yer aldığını bilirdi ve Stasi, eğer bu protestoların liderlerini bilseydi bu gördüğünüz, hiç gerçekleşmeyebilirdi. | TED | وكان بإمكان الإستازي معرفة من شارَكَ بتلك المظاهرات ، ولو عرفَ الإستازي من كان قادة تلك المظاهرات ، لما كان ذلك سيحدثُ أبداً. |