Baksana, o FBI montunun içinde epey rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | أتعلم، أنت تبدو مرتاح في سترة المباحث الفيدرالية هذه |
Burada epey bir rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو مرتاح جدًا هُنا. |
Etrafı ırkçılarla çevrili biri için oldukça rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو هادئاً جداً على شخصٍ محاط بعنصريّين |
- Epey rahat görünüyorsun sen. | Open Subtitles | تبدو هادئاً بالنسبة للوضع |
Tablolarda rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين مرتاحة في هذه الصور |
- Oldukça rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين مرتاحة جدا |
Tam "rahatla" diyecektim ama şaşırtıcı şekilde zaten rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | كنت سأقول اهدأي لكنكِ تبدين هادئة بشكل غريب |
Az kalsın ölecektin fakat oldukça rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين هادئة بالنسبة لشخصاً كان أن ينفجر |
Çok rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو مرتاح جدا |
Çok rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو مرتاح جدا |
Hayır. Gayet rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | لا انت تبدين مرتاحة |
Sen de... rahat görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين مرتاحة |
Oldukça rahat görünüyorsun Bub. | Open Subtitles | تبدين هادئة الأعصاب للغاية |