ويكيبيديا

    "rahatlamıştım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مرتاحة
        
    • ارتحت
        
    • مرتاحاً
        
    • شعرت بالارتياح
        
    • شعرتُ بالراحة
        
    • شعرت بالإرتياح
        
    Kedili saatini geri istemediği için gizliden gizliye rahatlamıştım çünkü varoşlardaki cadılar bayramı gibi saate karşı da içimde büyüyen bir şeyler vardı. Open Subtitles كنت مرتاحة بشكل سريّ أنها لم تطلب أن تأخذ الساعة التي على شكل قطة لانه مثل الضواحي في الهالوين
    Bana seçme şansı verilmemişti ama sırlarımın açığa çıkmasından dolayı rahatlamıştım. Open Subtitles لم أكن أملك الخيار لكن أعتقد أنني مرتاحة أن جميع أسراري أنكشفت
    Başta benim gibi birisi olduğunu anladığımda rahatlamıştım. Open Subtitles ارتحت في البداية عندما علمت أن ثمة شخص مثلي
    Demin biraz rahatlamıştım ama, şimdi gene çıldırıyorum. Open Subtitles في البداية ارتحت ولكني الآن خائف نوعاً ما
    Öyle rahatlamıştım ki kendime ve Tanrı'ya ona yardım etmek etmek için ne gerekirse yapacağıma yemin ettim. Open Subtitles لقد كنت مرتاحاً جداً, لدرجة انني تعهدت لنفسي ولله أنني سأفعل أي شيء أستطيعه لمساعدتها
    İyi olduğunu duyunca çok rahatlamıştım. Open Subtitles كنت مرتاحاً جداً انه كان بخير
    O karar benim adıma verilince çok rahatlamıştım. Open Subtitles شعرت بالارتياح بحيث تم اتخاذ قرار بالنسبة لي.
    Şaşırmıştım ama rahatlamıştım. TED لقد تفأجأت إلا أنني شعرتُ بالراحة
    Bu yüzden bana mesaj atıp evine gelmemi söylediğinde çok rahatlamıştım. Open Subtitles لذا شعرت بالإرتياح حين وصلتني رسالة تطلب مني الحضور لمنزله
    Her ne kadar korksam da hislerimi saklamak zorunda olmadığım için rahatlamıştım. Open Subtitles رغم أنني كنت خائفة، كنت مرتاحة لست مضطرة لأن أخفي مشاعري بعد الآن
    Ama rahatlamıştım da. Open Subtitles لكنني كنت مرتاحة ايضا.
    rahatlamıştım. Open Subtitles مرتاحة
    rahatlamıştım. Open Subtitles مرتاحة
    Onun hakkında yanılmadığım için rahatlamıştım. - 752... Open Subtitles لقد ارتحت كثيراً لأنني كنت محقة بشأنه.
    Aslında artık bir yalanla yaşamadığım için rahatlamıştım. Open Subtitles في الواقع ارتحت من العيش في كذبة
    Çok rahatlamıştım. Open Subtitles لقد كنت مرتاحاً جداً
    Açıkçası rahatlamıştım. Randy, abi olmaya kabul edilmedi bunu ona hiçbir zaman söyleyemedim. Open Subtitles ... لقد كنت مرتاحاً نوعاً ما لأنه لم يتم قبول ( راندي ) كأخ كبير , لكنني
    rahatlamıştım. Open Subtitles . كنت مرتاحاً
    Bunu duyduğumda, oldukça rahatlamıştım. TED الآن عندما سمعت هذا، شعرت بالارتياح.
    Ama ne kadar güçlü olduğunu öğrendiğim zaman oldukça rahatlamıştım. Open Subtitles لكن عندما علمت مدى قوّتك شعرت بالارتياح
    Onu teselli edecek birini bulduğuna rahatlamıştım. Open Subtitles مكسور، ضائع... لذلكَ شعرتُ بالراحة أنه وجد شخصاً ما يواسيه
    Bu yüzden, birinin kafasını uçurduğu için tutuklandığında, açıkçası rahatlamıştım. Open Subtitles لذلك، عندما ألقي القبض عليه بالفعل لتفجيره رأس شخصاً ما. لقد شعرت بالإرتياح التام، لأكون صريحة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد