| Bir arkadaşımın tanıdığı. Sadece onu rahatlatmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد كان على بمعرفة بصديق لي و كنت أتمنى أن أريح باله |
| Terapistim diyor ki kafanı rahatlatmak istiyorsan birilerine iyilik yapacaksın. | Open Subtitles | يقول معالجي النفسي إن أردت إراحة بالك فقم بمعروف لشخص ما |
| Tek amaçları bu zavallı çocuğu biraz olsun rahatlatmak olmasına rağmen neden yollarını kesmeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | كيف تتدخلين بينما الشيء الوحيد كل شخص يحاول فعله هو اعطاء ذلك الولد المسكين القليل من التعزية و التخفيف ؟ |
| - Vicdanını rahatlatmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | تحاول أن تريح ضميرك؟ ضميري بخير، شكراً لك. |
| Test işe yarasaydı, hassas beynimi rahatlatmak için beni hemen arardınız. | Open Subtitles | لو أنّ الفحص نجح لكنتَ اتصلت بي لإراحة دماغي الرقيق |
| Leonard, beni hayal kırıklığına uğratmaktan korkuyorsun ama seni rahatlatmak adına söylüyorum, senden oldukça düşük beklentilerim var. | Open Subtitles | حسنا، لينورد أعرف أنك متخوف من أن تخيب ظني لكني أريدك أن تطمئن لمعرفتك |
| Benim işim kuvvet komutanlarını rahatlatmak değil. | Open Subtitles | وظيفتي ليست هي جعل الشركاء المحالفون أكثر راحة |
| Seni bununla ilgili olarak rahatlatmak istedim. Uyuşturucu işine bulaşmam Teğmen. | Open Subtitles | أردت أن أطمئنك بهذا الشأن لستُ متورّطاً بترويج المخدّرات أيها الملازم |
| - Kurabiyeler iyiydi hakikaten. Ben bugün içinizi rahatlatmak için buradayım. | Open Subtitles | ـ الكعك كان جيّداً، على ما أتذكّر ـ كلا، أنا هنا لكي أطمئنكم |
| Senin işin genç kızlarla çalışmak, onları rahatlatmak ki böylece sana, bütün sırlarını açıklayacak kadar güvensinler. | Open Subtitles | ما تفعله يريح المراهقات يطمئنهم لذلك يستطيعو ائتمانك على اسرارهم |
| Öğrenmemiz düşük ihtimal ama en azından kafasını rahatlatmak isterim. | Open Subtitles | قد تكون فرصة حدوث ذلك ضعيفة, و لكني أفضل أن أريح بالها |
| Bunu söylememeliydim, fakat seni rahatlatmak istiyorum. | Open Subtitles | ليس علي أخبارك بهذا. ولكنني أريد أن أريح بالك. |
| Biz ona, Amerika'da "rahatlatmak" demiyoruz. Tecavüz diyoruz. | Open Subtitles | في أمريكا نحن لا نسمي هذا إراحة نحن نسميه اغتصاب |
| Ve Joanna'nın sıkılldığını biliyordum, ve onun zihnini rahatlatmak istedim. | Open Subtitles | وعرفت أن " جوانا " سوف تقلق وفكرت في إراحة تفكيرها |
| Bu zorlu zamanlarda durumunuzu... rahatlatmak için ufak bir yardım. | Open Subtitles | بعض الحاجيات للمساعدة على التخفيف من ظروفك في هذا الوقت الصعب |
| Virginie, tüm bunları beni rahatlatmak için söylüyorsunuz biliyorum. | Open Subtitles | فيرجينى ,انى أعرف انك تحاولين التخفيف عنى بقولك هذا , |
| Papa'ya söyleyin, eğer Kral sonuçtan memnun kalmazsa, vicdanını rahatlatmak ve eşinden ayrılmak için başka yollar bulacaktır. | Open Subtitles | أخبرا قداسته , إن لم ينل الملك مراده من المحكمة البابوية سيلجأ إلى وسائل أخرى تريح ضميره وتخلصه من زوجته الحالية |
| Hatta içini rahatlatmak için bunu yapmanı öneririm. | Open Subtitles | في الواقع، أنا أقترح أن تفعل لكي تريح نفسك |
| Vicdanını rahatlatmak için intihar'ı cinayet dosyasına mı dönüştüreceksin? | Open Subtitles | أتحاول تحويل القضية من إنتحار لجريمة قتل لإراحة ضميرك؟ |
| Leonard, beni hayal kırıklığına uğratmaktan korkuyorsun ama seni rahatlatmak adına söylüyorum, senden oldukça düşük beklentilerim var. | Open Subtitles | حسنا، لينورد أعرف أنك متخوف من أن تخيب ظني لكني أريدك أن تطمئن لمعرفتك |
| Seni biraz daha rahatlatmak için ne yapabilirim? | Open Subtitles | ماذا تريدنى أن أفعل لأجعلك أكثر راحة |
| Fakat sizi sakinleştirmek, rahatlatmak istiyorum. | Open Subtitles | "ولكني أريد أن أهديء من روعك" "أن أطمئنك" |
| - Kurabiyeler iyiydi hakikaten. Ben bugün içinizi rahatlatmak için buradayım. | Open Subtitles | ـ الكعك كان جيّداً، على ما أتذكّر ـ كلا، أنا هنا لكي أطمئنكم |
| İmparator basitçe kafasını rahatlatmak istiyor. | Open Subtitles | أراد الامبراطور فقط أن يريح باله. |
| Bay Brady, bir gazetenin görevi üzgünü rahatlatmak, rahatı da üzmektir. | Open Subtitles | تقرير منحاز جداً كما أرى إن مهمة الصحفى "يا سيد " برادى هى مواساة المنكوبين و أن ينكب المستريح |
| Bazen stresli ya da endişeli olduğum anlarda kendimi rahatlatmak için kokaine verilen farklı isimleri tekrar etmenin faydası oluyor. | Open Subtitles | أحيانا من أجل أن أخفف وطأة القلق او التوتر لدي، ألق تعويذة ما أرى أنه من المريح ترديد كافة الأصناف التي أعرفها للكوكايين |