Ortadan kaybol yeter. Polislere rastlarsan... | Open Subtitles | فقط ابق بعيدا عن الأنظار لو صادفت الشرطة |
Tabii patenli bir tavşana rastlarsan. | Open Subtitles | هذا بالطّبع , إن صادفت أرنب متزلج على الحدود |
Bak şimdi, çıngıraklı yılana, ayıya ya da öcüye rastlarsan bunu kullan ve ağızlarının payını ver. | Open Subtitles | اسمع إذا صادفت عش أفاعي أو دببه أو حيوان تشوباكابرا حيوان تشوباكابرا : حيوان يمتص دماء الماعز حتى الموت |
Bizden birine rastlarsan BKO işbirlikçisi olduklarını varsayabilirsin. | Open Subtitles | إذا صادفت واحداً من نوعنا، افترض أنه متعاون مع المنظمة. |
Eğer olur da ucu babama dokuna bir kanıta rastlarsan... İhtiyatlı davranmanı taktir eder. Ve de yaptığın yardımı. | Open Subtitles | إن صادفتَ دليلاً يربط والدي , فأنا أقدّر كتمانكَ و مساعدتك |
Bizden birine rastlarsan BKO işbirlikçisi olduklarını varsayabilirsin. | Open Subtitles | إذا صادفت واحداً من نوعنا، افترض أنه متعاون مع المنظمة. |
Ve birine rastlarsan çeneni kapalı tut, anladın mı? | Open Subtitles | من أجل تجربة أداء في الساعة الثالثة كحد أقصى و إذا صادفت أحداً -لا تتحدث عن هذا هل فهمت ؟ |
Şu hava durumu sunucusu Sonny Skyes'a rastlarsan çok aptalca bir ismi olduğunu söyle. | Open Subtitles | -شكراً" " إن صادفتَ خبير الطقس (سوني سكايز) فأخبره بأنّ اسمه سخيف |