ويكيبيديا

    "restorana gidip" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المطعم
        
    Diğer tarafta ise, her zaman aynı restorana gidip aynı şeyi yiyen bir yaşlı adam sıkıcı değildir -- optimaldir. TED من ناحية أخرى، العجوز الذي يقصد نفس المطعم يوميًّا ويتناول نفس الطعام في كل مرّة ليس مضجرًا... إنّه المثال المناسب.
    Arkadaşlarıyla bir restorana gidip beraber şarap içmek isteyen, öğle ya da akşam yemeğine gidip hayatı kutlamak isteyenler var. TED هناك أشخاص يفضلون الذهاب الي المطعم يحتسون النبيذ مع أصدقائهم أو الغداء او العشاء مع الأصدقاء ويحتفلون بالحياة
    Diyelim ki... kumarhanenin içindeki restorana gidip sevdiğim sandviçlerden... almak istiyorum. Open Subtitles لنقل,مثلاً,أني أريد دخول المطعم الموجود في الكازينو لأشتري ساندويتشاً
    Babanın restorana gidip her şeyi yediğini ve restoranı kapatmak zorunda kaldıklarını duydum. Open Subtitles سمعت بأن أباك دخل مطعماً وأكل جميع مافيه واضطروا لإغلاق المطعم
    - Aslında restorana gidip iz bırakmışlar mı bakabiliriz. Open Subtitles أحسنتم يا فريق حسنا أتعرف يمكننا أن نرجع إلى المطعم
    Kumarhaneye girmene izin vermeyeceklerdir. O yüzden oradaki restorana gidip tam şuraya oturup kendine bir milkshake almanı istiyorum. Open Subtitles لن يسمحوا لكِ بالجلوس على أرضية الكازينو لذا أريدكِ أن تذهبي إلى ذلك المطعم
    Clara ve ben de Damian'ın son görüldüğü restorana gidip çalışanları sorgulayacağız. Open Subtitles كارلا و أنا سوف نذهب الى المطعم حيث شوهد داميان لآخر مرة و أستجواب بعض الموظفيين
    Haydi bir restorana gidip pizza yiyelim. Open Subtitles دعنا نذهب إلى المطعم للحصول على بيتزا
    Üstümde aptal bir rozet var diye bir restorana gidip bedava yemek yemem! Open Subtitles فأنا لا أذهب فقط الي المطعم و آآكل مجاناً بسبب بعض الشارات الغبية علي قميصي!
    Ya da restorana gidip, şöyle mi diyorsunuz: Open Subtitles أم نقصد المطعم ونقول:
    Belki de restorana gidip seni bulamamıştır. Open Subtitles ربما ذهبت إلى المطعم
    Bir restorana gidip, balık yediniz, ki hepsi çiftlik balığı. Bir restorana gittiğinizde balık denizden mi diye sormalısınız çünkü size söylemeyeceklerdir. TED الجميع -- تعرفون ، عندما تذهبون إلى المطعم ، تأكلون سمكة ، لدي خبر لكم ، كلها من مزارع صناعية. تعرفون ، عليكم أن تسألوا عندما تذهبون إلى المطعم ما إذا كانت سمكة طبيعية ، لأنهم لن يخبروكم. إننا بذلك نعطي الشفرة السرية --
    Eğer herkes, aynı gece aynı restorana gidip, yemek ısmarlarsa kaos olur. Open Subtitles لو ذهب الجميع إلى نفس المطعم في ليلة واحدة، وطلبوا جميعاً فطائر (البلينتز) ... سوف تكون كارثة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد