Rhinehart toparlasın diye okyanustaki evini vermiş bu baskı McAra'yı yoldan çıkardı. | Open Subtitles | (رينهارت) سيعيره منزله المطلّ على المحيط حتى يتداركوا الأمر، ولا بد أن (مكارا) قد شعر بالضغط. |
Korkarım hayır. Marty Rhinehart'ın evinde çok daha güvenli. | Open Subtitles | للأسف لا، منزل (مارتي رينهارت) يعد بيئة آمنة. |
Hayır, iyiyim. Herhalde Rhinehart'tan sonra takip ettiler. | Open Subtitles | كلا، أنا بخير، أعتقد أنهما لاحقاني من عند شركة (رينهارت). |
Zaten yazılmış olan bir taslağın üzerinde 1 aylık çalışman için Rhinehart sana 250 bin dolar, artı masraflarını ödeyecek. | Open Subtitles | مقابل شهر واحد من العمل على مخطوطة مكتوبة سلفاً، تستعد شركة (رينهارت) لأن تدفع لك 250 ألف دولار، اضافة إلى المصاريف. |
Belki de Rhinehart Halkla İlişkileri bunları ayarlamıştır. | Open Subtitles | لعل قسم الترويج لدى شركة (رينهارت) هو الذي دبّر كل ذلك. |
Napa Vadisindeki Rhinehart Bağlarından Biodinamik beyaz şarap. | Open Subtitles | نبيذ أبيض منشّط من "نبيذ (رينهارت)"، في (نابا فالي). |
Rhinehart. Yeterince sert gelmez herhalde. | Open Subtitles | (رينهارت)، لا أظنه يمتلك معمل ترشيح، صح؟ |
Yayımcılarımız Marty Rhinehart ve John Maddox avukatımız ve dostumuz Sidney Kroll. | Open Subtitles | أردت فقط أن أشكر ناشرينا الرائعين، (مارتي رينهارت) و (جون مادوكس)، ومحامينا وصديقنا، (سيدني كرول). |
Ve fatura, doğru Rhinehart Şirketine gidiyor. | Open Subtitles | والفواتير تضاف إلى حساب شركة (رينهارت)؟ |