Bunu söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من السابق لأوانه القول |
- Bir şey söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من السابق لأوانه القول. |
Niye kendine benzeyen kadınları hedef alıyor? Kurbanlarını nasıl ve neden seçtiğini söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من المبكر جداً التخمين في كيفية أو سبب اختياره لضحاياه |
Bunu söylemek için çok erken, fakat görünüşe göre işitmesi geriliyor. | Open Subtitles | حسناً, من المبكر قول ذلك, ولكن.. يبدو أن وضعه يسوء من ناحية ... |
söylemek için çok erken. | Open Subtitles | إنه من المبكر الحكم في ذلك |
Bir şey söylemek için çok erken fakat turist katillerinden biri olan Johnny Rose'un frengi hastası olduğunu öğrendik. | Open Subtitles | لا يزال الوقت مبكّراً على الجزم بذلك، لكنّنا اكتشفنا إصابة أحدهم، (جوني روز)، بالزهريّ |
Yine söylüyorum, bu olayın sorumlusunun kim olduğunu söylemek için çok erken. | Open Subtitles | مرة أخرى، من المبكر أن نعرف مَن يتحمل مسؤولية تلك الأحداث |
Henüz bir şey söylemek için çok erken... | Open Subtitles | أنه .. أنه فقط من المبكر جدا قول اي شئ |
Bir şey söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من السابق لأوانه القول. |
Bunu söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من المبكر جداً المعرفة |
- Bence bunu söylemek için çok erken. | Open Subtitles | - أنا أعتقد إنه من المبكر قول ذلك - |
Bunu söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من المبكر قول ذلك. |
söylemek için çok erken. | Open Subtitles | إنه من المبكر الحكم في ذلك |
Bir şey söylemek için çok erken fakat turist katillerinden biri olan Johnny Rose'un frengi hastası olduğunu öğrendik. | Open Subtitles | لا يزال الوقت مبكّراً على الجزم بذلك، لكنّنا اكتشفنا إصابة أحدهم، (جوني روز)، بالزهريّ |
-Olabilir... belki, bunu söylemek için çok erken olabilir, ama o hayatımın aşkı olmalı diye düşünüyorum. | Open Subtitles | ربما من المبكر أن أقول... ولكني أعتقد بانها ربما تكون حب حياتي |
Bir şey söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من المبكر جدا قول هذا. |
söylemek için çok erken. | Open Subtitles | من المبكر جدا قول ذلك |