Bunu söylemekten nefret ediyorum, Jimmy ama kadınlardan, kadınlar hakkında tavsiye alma. | Open Subtitles | أكره قول هذا، جيمي لكن لا تأخذ نصيحة من النساء بشأن النساء |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, Jimmy ama kadınlardan, kadınlar hakkında tavsiye alma. | Open Subtitles | أكره قول هذا، جيمي لكن لا تأخذ نصيحة من النساء بشأن النساء. |
Bunu söylemekten nefret ediyorum çocuklar, fakat kızı evime götürmenin vakti geldi. | Open Subtitles | أكره قول ذلك ، يارفاق ولكن حان الوقت لأدعو الفتاة إلى المنزل |
söylemekten nefret ediyorum ama lisede hamile kalmak duyulmamış bir şey değil. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا لكن حمل الفتيات في الثانوية ليس بأمر مستغرب |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama baban seninle yakınlaşmaya pek sıcak bakmıyor gibi. | Open Subtitles | اكره قول هذا لكن يبدو ان والدك لا يريد الترابط معك |
Kaptan, bunu söylemekten nefret ediyorum... fakat yanlış adamı yakalamışsın. | Open Subtitles | أكره أن أقولها أيها القائد لكنك تتحدث مع الرجل الخطأ |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama seninle hiçbir yere gelmiyorum. | Open Subtitles | .. لكنني أكره إخبارك بأنني لن أذهب معكَ لأيّ مكان |
Bunu size söylemekten nefret ediyorum, ama hep niye kapıyı menteşelerinden sökmezsiniz diye merak ederim. | Open Subtitles | أكره قولي لك هذا، لكني أتسائل دوماً لمَ لاتنزعون الباب من مفصّلاته |
Bun söylemekten nefret ediyorum ama sen öldün. İçemezsin. | Open Subtitles | انا اكره ان اخبرك انك ميت ,ولا تستطيع ان تدخن |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama neden oturup burada beklemiyorsun? | Open Subtitles | و الآن أكره قول ذلك لكن لماذا لا تنتظرين هنا؟ |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama bu iffetini koruyanların kilisesi. | Open Subtitles | أكره قول هذا, و لكن هذا نشاط للكنيسة عن العفة |
...- bunu söylemekten nefret ediyorum, bunu söylemek büyük acı veriyor- evrimde baş döndürücü bir sıçramanın yapıldığı açık bazı durumlar vardır. | Open Subtitles | لكني في الحقيقة أكره قول ذلك فقول ذلك صعب علي هناك بعض الحالات من الواضح أنه حدثت فيها قفزات مذهلة في التطور |
İnan bana, gerçekten bunu söylemekten nefret ediyorum ama çocukların... | Open Subtitles | صدقوني ، أنا أكره قول هذا الكلام لكن الفتى على حق |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama 50 kişinin hayatı... ..ödenmesi gereken çok küçük bir bedel. | Open Subtitles | أكره قول هذا، ولكن موت 50 شخصاً يعتبر ثمناً بخساً لقاء منع حدوث ذلك |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama o sana göre birisi değil. | Open Subtitles | أكره قول ذلك، لكن الحقيقة أنه ليس مناسباً كفاية لكِ |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama çok belli. Biri sana gerçeği söylemeli. | Open Subtitles | أكره قول ذالك لكن لابد من شخص صادق لقولها |
söylemekten nefret ediyorum ama Rupert'la daha çok sigortası için birlikteyim. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك , لكنني غالبا مع روبرت بسبب تأمينه |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama görünüşe göre babalara geldin. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا يا صاح، ولكن يبدو بأنّ حلولك. |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama onları günah çıkartırken bir duymanız gerek. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا لكن يجدر بكم الاستماع لهم عند الاعتراف |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama sanırım yalan söyleme konusunda haklıydın. | Open Subtitles | حسناً , اكره قول ذلك ولكنني اعتقد انّكِ كنتِ صادقة بشأن الكذب |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama orada olan diğer ajanları araştırmalıyız. | Open Subtitles | اكره قول ذلك , لكن علينا ان نبحث من خلال العملاء الاخرين الذين كانوا هناك. |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama bakıcının annesinin eşkaline uyuyor. | Open Subtitles | أكره أن أقولها مواصفاتها تطابق مواصفات والدة جليسة الأطفال |
Evet adamım, bunu söylemekten nefret ediyorum, ama artık yatağa gitme zamanı geldi. | Open Subtitles | نعم ، احزر ماذا يا صغيري أكره إخبارك بذلك لكنه الوقت لتذهب إلى سريرك |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama şu andaki en büyük sorunumuz bu değil. | Open Subtitles | اكره ان اخبرك بهذا , ولكن هذا ليس اكبر مشاكلنا الآن |