ويكيبيديا

    "söylendiği" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • طُلب
        
    • قيل
        
    • تم إخباري
        
    Sana söylendiği gibi yatmaya gitmeliydin Willie. Open Subtitles كان يجب ان تذهب الى فراشك يا ويلى كما طُلب منك هذا
    Bayım sizi burada tutmam söylendiği için buradasınız. Open Subtitles سيدي، لقد طُلب مني أبقائكم هنا لذا، سأبُقيكم هنا
    Adamlarına dışarı çıkmaları söylendiği zaman, dışarı çıkarlar! Open Subtitles إذا طُلب من رجالك الخروج يجب أن يخرجوا
    Daha önce de söylendiği gibi, tüm bu tecrübeleri kaydetmemiz konusunda bu insanların bazılarından tavsiyeler alıyoruz. TED لقد تم نصحنا من قبل بعض الأشخاص كما قيل في محاولة لجمع كل التجارب في كتاب.
    Ona söylendiği gibi orada Markiz, düğününü bir ziyafetle kutluyordu. Open Subtitles وكما قيل له الماركيز يحتفل بزواجه وهناك وليمة.
    Bana söylendiği kadarıyla yeterince ilgi yokmuş. Sadece birkaç kişi katılmış. Open Subtitles لقد تم إخباري أنها لم تكن محل اهتمام فقط أشترك بعض الصبيان
    Sana söylendiği gibi telefonunu evde bıraktın mı? Open Subtitles أتركت هاتفك بالمنزل كما طُلب منك؟
    Bana daha önce de korkunç şeyler söylendiği oldu... senin tarafından. Open Subtitles لقد قيل لي اشياء مريعة من قبل ومنكِ انتِ
    Eğer bir nükleer bomba atıldıysa, ve görünüşte söylendiği gibiyse, ateş topları vesaire, kötü bir şeymiş gibi bakma gereği duymazsın. Open Subtitles إذا إنفجرت قنبلة نووية وبدا المشهد كما قيل تماما كُرات من اللهب أو ما شابه
    O meşgul hayatım. Sana söylendiği gibi dışarıda beklemelisin. Open Subtitles إنه منشغل عزيزتي عليك الانتظار في الخارج كما قيل لك
    Paymon ailesi haberlerde söylendiği gibi olay yerinde öldürülmedi. Open Subtitles عائلة بايمون لم تقتل في مسرح الجريمة مثلما قيل في الاخبار
    - Evlilik, çoğunlukla bize söylendiği gibi bir piyango. Open Subtitles الزواج هو يا نصيب كما قيل لنا في كثير من الأحيان
    Şimdiye kadar bana iki kez öldüğün söylendiği halde buradasın. Open Subtitles تم إخباري مرتين الى الآن، انك ميت. وهذا ما ستكون عليه.
    Sizlerin üniversitedeki en iyi ve en zeki doktora adayları olduğunuz söylendiği için bu akşam ders vermeyi kabul ettim. Open Subtitles لقد وافقت على الحديث معكم هذه الأمسية لأنه تم إخباري أنكم الأفضل والأذكى لمرشحي هذه الجامعة للدكتوراه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد