Ve sürünün aslında bu genç file göz kulak olduğunu anladım. | TED | فعلمت حينها أن بقية القطيع كانوا بالفعل يهتمون بهذه الفيلة الصغيرة. |
Oraya vardığında belalı koyunun sürünün arasına doğru hareket ettiğini gördü. | TED | وعندما تصل هناك، ترى الخروف المزعج وهو يشق طريقه عبر القطيع. |
Anne, birkaç yetişkinin de yardımıyla buzağıyı sürünün emniyetine geri götürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | الأمّ، بمساعدة عدّة بالغين آخرين، تحاول أن تُرجع العجل إلى أمان القطيع. |
Bu güne kadar gözlemlediklerimizle bir sürünün davranışını ortaya çıkarabiliyoruz. | Open Subtitles | كل ما رأيناه حتى الآن يرجح.. أنه من سلوك الجماعة... |
Ama sürünün geri kalanı için gözde olup olmayacağını zaman gösterecek. | Open Subtitles | ولكن ما إذا كانت ستثبت شعبيتها لدي باقي المجموعة أم لا هو أمر سوف نراه |
Esas problem senin sürünün son birkaç aydaki hareketleri, Danvers. | Open Subtitles | انها تصرفات قطيعك في الشهور الاخيره هذه هي المشكله دانفرز |
Tıpkı diğer kurtlar gibi, sürünün tamamı yavruları başarıyla büyütmek için birlikte çalışmalı. | Open Subtitles | كحال الذئاب الأخرى على أفراد القطيع العمل معًا لكي تصل صغارها لمرحلة البلوغ |
Bir sığır hastalandığında, sürünün geri kalanına bulaştırmaması için öldürülmesi gerekir. | Open Subtitles | عندما تصاب الماشية بالمرض عليك قتلها قبل أنتشار المرض لبقية القطيع |
Orada koyun ölçütlerini karşılamayıp reddedilen 662 adet koyun vardı ve sürünün dışına atıldılar. | TED | كان هناك 662 خروفا رفضوا والذين لم يتلائموا مع المعايير القياسية لشكل الخروف، وطردوا من القطيع. |
Araştırmacı Dr. Michael Fay ve Nick sürünün dişi reisine tasma taktılar. | TED | نيك مع الباحث الدكتور مايكل فاي طوقا الأنثى الحاكمة في القطيع |
Birçok sürünün tek kaybı, özgürce çiftleşme oldu. | TED | الضريبة الوحيدة على القطيع هي تنازلها عن المعاشرة الحرة. |
Hep sürünün başında durmak gerekir, yoksa işler ters gider. | Open Subtitles | يجب أن تكوني مع القطيع وإلا ستفشل الأمور |
Sıçra, katilleri aş... Bir vur, sürünün önüne... | Open Subtitles | قفزه واحده على العصابه ♪ ضربه واحده على القطيع ♪ |
Eğer bu şekilde gitmeyi sürdürürsek, sürünün yarısını yitiririz. | Open Subtitles | إذا استمر المسير بهذا الشكل سنفقد نصف القطيع |
Ama bitki örtüsü o kadar az ki sürünün yeterli derecede beslenebilmesi için sürekli hareket halinde olması gerekli. | Open Subtitles | لكن الغطاء النباتي فقيرٌ جداً، والوسيلة الوحيدة ليحصل القطيع على كفايته، هو البقاء في تحرّك مستمر. |
Ve yeni doğan yavru da, sürünün su arayışındaki bu uzun yolculuğunda annesine ayak uydurmak zorunda. | Open Subtitles | والعجل حديث الولادة عليه ملازمة امه بينما يُواصل القطيع رحلته الطويلة سعياً وراء الماء. |
Kendi adınıza düşünün. Koyun gibi sürünün peşinden gitmeyin. | Open Subtitles | يجب أن تفكروا لأنفسكم لا تكونوا خرافا، تتبعون الجماعة |
Ama bugün açlığı ve sürünün heyecanı, onu tedbiri elden bırakmaya zorluyor. | Open Subtitles | لكن اليوم, جوعه , وتحمس المجموعة يفوق أي مقدار من الحذر |
Saklanıyorlar. Yani buralarda bir yerde sizin sürünün kalıntılarını bulacağız. | Open Subtitles | إنّهم يختبئون، مما يعني أنّنا في مكان قريب سنجد بقايا قطيعك. |
Bunu kabullenmek gururumuza dokunabilir fakat hem kendi hayatımızı hem de bu sürünün hayatını kurtaracağından sürümüz bu olaydan sike sike uzak duracak. | Open Subtitles | قد يؤذي فخرنا أن نعترف بذلك، لكن الاعتراف سيحفظ حياتنا وحياة هذه الزمرة. ولذلك ستبقى الزمرة بعيدة عن الموضوع. |
Ama bu sürünün davranışları hayranlık verici olsa da, nasıl davranacağını tahmin etmek yine de imkansızdır. | Open Subtitles | أو حتى خطة مسبقة ولكن مع روعة السلوك لهذا السرب من المستحيل أن نتنبأ بسلوكه |
Sιğιrlarιnιza olanlarι duyunca... çok iyi bir fiyata başka bir sürünün gelmesini ayarladιm. | Open Subtitles | عندما سمعت ماحدث لماشيتك قمت بعمل الترتيبات لشراء قطيع آخر بسعر جيد |
Bu sürünün parçası olmak için istediğin her şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت كل شئ طلبته منى حتى أنضم إلى جماعتك |
Ve bunu birkaç yüz metre ilerideki sürünün güvenli alanına ulaşmasından önce yapmak zorundalar. | Open Subtitles | و عليها فعل ذلك قبل أن يصل النو للقطيع حيث الأمان على بعد مئات قليلة من الأمتار من هنا |
Charlie'nin ailesi Four Corners'daki en büyük sürünün sahibi. | Open Subtitles | عائلة تشارلى تمتلك اكبر قطعان من الغنم و ذلك فى اربع مناطق |
Kızılderililer yakında bu sürünün etrafına sinek gibi üşüşürler! | Open Subtitles | سيكون هناك أسراب من الهنود . وراء تلك القطعان |
Öndeki sürünün sahibi kim? | Open Subtitles | من يمتلك سرب الأوز هذا ؟ - الذي في المقدمة |
sürünün muazzam büyüklüğü, ancak havadan bakıldığında anlaşılabilir. | Open Subtitles | العناية بالقطيع يمكن فقط أن يحددها الهواء. |
Genç foklar sürünün baskın erkek üyeleri tarafından kovuluyor. | Open Subtitles | تُطرد الفقمات الصغيرة من المستعمرة من قبَل الذكور المهيمنة |