ويكيبيديا

    "sığınakta" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المخبأ
        
    • الملجأ
        
    • ملجأ
        
    • المأوى
        
    • مخبأ
        
    • في القبو
        
    • الملاذ
        
    • في الوكر
        
    • المخبأِ
        
    • المخابي
        
    Birkaç kere sığınakta, ara sokakta. Temel eğitimdeyken neredeyse her yerde. Open Subtitles المخبأ بضع مراّت، الزقاق، في كلّ مكان تقريباً في التدريب الأساسي
    sığınakta kapalı kaldılar. Hava deliği olmalı. Bakın. Open Subtitles انه محبوسون جميعاً فى المخبأ إبحث عن فتحات للتهوية هناك
    Fakat bunun en büyük kanıtı olan aksanımı sığınakta yitirmişim. Open Subtitles ولكننى فقدت أى دليل على ذلك بفقدى للغة فى الملجأ
    Kitaba göre iç dolgu ya da sığınakta 14 gün değil, sadece 48 saat kalınması gerekiyormuş. Open Subtitles لقد قرأت للتو بأنك تبقى ل48 ساعة في الملجأ أو المأوى، و ليس 14 يوم
    Kız kardeşlerimle birlikte, annemin üvey babamın istismarı yüzünden yıllarca acı çektiğini nasıl izlediğimizi, kaçtığımızı, sadece bir sığınakta yaşamak için kaçtığımızı anlattım. TED تحدثت عن مشاهدتي أنا وأخواتي لأمنا وهي تعاني من الإساءة لسنوات على يد زوجها، وهروبنا، لنجد أنفسنا في ملجأ.
    Geldiklerinde, işlerini sığınakta bitirmeye bakarız. Open Subtitles عندما يأتون، علينا أن نستدرجهم جميعاً إلى داخل المأوى.
    Pearl City'de bir sığınakta vurulmuş. Open Subtitles والذي وجدنا مطلق عليه الرصاص , في مخبأ في مدينة بيرل
    Thorne'un, onları araştırmalarıyla beraber sığınakta yok ettiğine dair onu ikna ettim. Open Subtitles لقد أقنعته بأن ثورن دمرتهم في القبو مع معظم بحثهم
    Fegelein bulunamadı. sığınakta yok. Open Subtitles لم نستطع العثور على فيجيلين انه ليس في المخبأ
    Adolf Hitler ve karısının sığınakta intihar ettiğini sizlere bildiririm. Open Subtitles أدولف هتلر وزوجته إنتحرا في المخبأ هذا الصباح
    Fegelein bulunamadı. sığınakta yok Open Subtitles لم نستطع العثور على فيجيلين انه ليس في المخبأ
    Bu ilaç bu rutubetli sığınakta kesinlikle hasta olmamanızı sağlayacak. Open Subtitles هذا الدواء يضمن انّك لن تصبح مريضا في هذا المخبأ الرطب
    İrlandalılar hakkında bildiğim herşey başkalarının sığınakta konuştuklarıydı. Open Subtitles كل ماعرفته عن أيرلندا كان من كلام الأخرين فى الملجأ
    Ama sığınakta dilimin aksanını kaybettim. Open Subtitles ولكننى فقدت أى دليل على ذلك بفقدى للغة فى الملجأ
    Baudelaireler, birlikte kurdukları sığınakta akşamların tadını çıkarıyordu. Open Subtitles . أل بودليرز أستمتعوا بالأمس فى الملجأ الذى بنوه بأنفسهم
    Şu sığınakta gördüğümüz eski güvenlik kameraları var ya Thorne orayı tekrar kapatmadan negatiflerini aldım. Open Subtitles تلك آلات التصوير الأمنية القديمة التي رأيناها في الملجأ سحبت نيجاتيف الصور قبل ان تقفل ثورن المكان ثانية
    Seni tanımıyorum, ve bir sığınakta tek başına silahlarla yaşıyorsun... Open Subtitles لا اعرفك ، وانت تعيش هنا بمفردك مع ملجأ للصواريخ واسلحة
    Ve sen dayak yiyen kadın ve çocuklar için bir sığınakta çalışıyorsun. Open Subtitles و انتي تعملين في ملجأ للنساء المسحوقات و الاطفال
    O sığınakta gördüğümüz çökmüş insanlar gibi değillerdi. Open Subtitles ليسوا مثل هؤلاء الأناس الوهنون الذين رأيناهم في المأوى
    sığınakta sanıyorduk, ama orada kimse sağ kalmadı. Open Subtitles نحن نعرف أنه كان في المأوى ولا يوجد أحد بخير هناك
    Sonu vurulup bir sığınakta ölüme terk edilmek oldu. Open Subtitles وتختتم بأنه يقتل ويترك ميتاُ في مخبأ قديم
    Sağ ol. Bak sen etrafta koşuşturup dünyayı yağız uluslararası düşmanlardan kurtarırken gidip bir sığınakta takılmayacağım. Open Subtitles شكراً، إسمع، أنا لا أريد الإختباء في القبو بينما أنت تتسلل بالجوار و تنقذ الكوكب،
    Hırsızlığın olduğu gece bir evsizin sığınakta yatmasına izin verdim. Open Subtitles في ليلة السرقة، تركت أحد المشردين ينام في الملاذ
    Benim sığınakta olduğumu bilemezdin. Open Subtitles لم يكن بمقدورك أن تعلمي أنني كنت في الوكر
    Erzaklarla mı? Hayır, olmaz. sığınakta erzaksız kalmayacağım. Open Subtitles لا , n n n لا، لا أُصبحُ محصور في المخبأِ بدون تجهيزاتِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد