Bu miktar Alabama'da Sıcak çikolata satışları ile toplandı. | TED | تم جمع هذا الدعم من بيع الشوكولاتة الساخنة في أتلانتا. |
Aztek kralı Montezuma her gün 200 litre Sıcak çikolata içermiş. | Open Subtitles | أتعلم, مونتيزوما ملك الآزتك كان يشرب 50 قدحاً من الشيكولاتة الساخنة كلّ يوم |
Afedersiniz. Sıcak çikolata alabilir miyim lütfen? | Open Subtitles | عفوا الأول يمكن أن يكون 1 الشوكولا الساخنة الرجاء |
Ama bak, birisi isterse burada Sıcak çikolata ve kurabiye var. | Open Subtitles | لكن يوجد شوكلاتة ساخنة وبسكويت هنا إن كان أي أحد يريدها |
Hayır, gitme. Sıcak çikolata ister misin? | Open Subtitles | لا ، لا تنصرفى ، هل تودين تناول شوكولاتة ساخنة ؟ |
Neden, Sıcak çikolata ve gerçekten yeni kitaplar satan bir yere gidemiyoruz? | Open Subtitles | لما لا نستطيع أن نذهب لواحد ـ ـ ـ يبيع شوكولاته ساخنة , و كتب جديدة حالياً ؟ |
Bahse girerim daha önce hiç 2000 yıllık bir tarifle yapılmış bir Sıcak çikolata denemediniz. | Open Subtitles | أراهن بأنكما لم تتناولا ...شيكولاتة ساخنة مُعدّة بوصفة عمرها ألفي عام |
Bana biraz Sıcak çikolata ve Şekerleme yapabilirsin, haydi. | Open Subtitles | 35,500 ستحتاجين بعض الكاكاو الساخن وقيلولة، هيا برفق |
Sana Sıcak çikolata getireceğimi söyledim, tamam mı? | Open Subtitles | لم أقل لكِ أنني سوف أقبّلكِ قلت أنني سوف احضر لكِ شوكلاته ساخنة |
- Sıcak çikolata birkaç dakika içinde hazır olacak. | Open Subtitles | مشروب الشوكلاته الساخنة سوف يستغرق بعضاً من الوقت |
Kendime bir bardak Sıcak çikolata alacağım. | Open Subtitles | سأخرج وأجلب لنفسي كوب فخار من الشوكولاتة الساخنة |
Gidelim de annem bize Sıcak çikolata yapsın. | Open Subtitles | أجل, لنذهب لأمي كي تعد لنا الشوكولاتة الساخنة |
Yanlışlıkla onun yerine Sıcak çikolata koymuşlar. | Open Subtitles | أخطأوا و وضعوا الشيكولاتة الساخنة بالجهاز |
Hadi sen git Sıcak çikolata falan iç. | Open Subtitles | . اذهبوا , واشربوا بعض الشيكولاتة الساخنة |
Sıcak örtüler altındayım, yataktan çıkmıyorum... ve annem bana Sıcak çikolata getiriyor. | Open Subtitles | وسأبقى على السرير تحت الغطاء الدافئ وأمي ستحضر لي الشوكولا الساخنة |
- Teşekkür ederim. - Teşekkürler. Bize Sıcak çikolata söyledim. | Open Subtitles | لقد طلبت الشوكولا الساخنة لكلينا , شكرا. |
Onlar gittiği zaman, kot pantolonuna Sıcak çikolata dökülen adamdan farklı biri oluyorum. | Open Subtitles | ... وعندما ذهبوا أُصبحت شخص ما ليس لديه بُقع شوكلاتة ساخنة على سرواله |
Ama önce, bu ufaklığın Sıcak çikolata içmesi gerekiyor bence. | Open Subtitles | أولاً، أعتقد أن هذه الطفلة تحتاج إلى شوكولاتة ساخنة |
Ekstra kremalı Sıcak çikolata.. | Open Subtitles | شوكولاته ساخنة مع كريمة اضافية مخفوقة |
Siz çocuklar bu gece Sıcak çikolata içmeyeceksiniz. | Open Subtitles | لا شيكولاتة ساخنة اليوم هذا هو علاجك |
Bu Sıcak çikolata tatil paramızın sonunu temsil ediyor. | Open Subtitles | ولكن الكاكاو الساخن هذا يمثل نهاية مال إجازتنا |
- Tamam. - Sıcak çikolata, büyük boy. - İyi yap. | Open Subtitles | حسناً، شوكلاته ساخنة حجم كبير سفري |
Sana... Sıcak çikolata getirmek istemiştim. | Open Subtitles | أردت فقط إحضار بعض الشوكلاته الساخنة لك. |
Bana bir fincan Sıcak çikolata yaptı. | Open Subtitles | احضرت لى كأس فعال من الشوكولاته الساخنة. |
Biliyor musun, bu Sıcak çikolata hikayesini hiç duymamıştım. | Open Subtitles | تعلمين , لم أسمع من قبل بقصة الشكولاتا الساخنة من قبل |
Doğal olarak da bana hiç Sıcak çikolata yapmadı. Hizmetçiye yaptırdıklarını saymazsak tabii. | Open Subtitles | وبالتأكيد لم تصنع لي شوكولا ساخنة إلا إذا أخبرت الخادمة أن تفعل |
Sıcak çikolata sipariş ettim diye benimle alay etmediğin için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لعدم السخرية مني لطلبي شوكولاته ساخنه وحاولي الدخول إلى الفيس بوك |
Sıcak çikolata. | Open Subtitles | شكولاته ساخنة فايف"، لا أستطيع منعهم من السيطرة" |