Sınıfımızda bir çok bayan var, hepsi uzunca sorguya çekilmeye layık. | Open Subtitles | هناك الكثير من الفتيات الاتي يستحققن الاستجواب في صفنا |
Sınıfımızda birisi baş aşçıdır ve bu kişi size yemek pişirecek bir adamın bildiği en muhteşem yemeği. | Open Subtitles | شخص ما في صفنا طباخ بارع وهذا الشخص سوف يطبخ لكم افضل وجبة عرفها الرجل |
Çünkü bizim Sınıfımızda çok yakışıklı çocuklar var, gerçekten iyi yapacağımızı düşünüyorum. | Open Subtitles | لآن لدينا في صفنا مثل هؤلاء الفتيان الوسيمين اعتقد بأننا سوف نعمل جيدا |
O yüzden onun yerine o konu üzerine Sınıfımızda konuşması için kâr amacı gütmeyen bir organizasyon temsilcisine ulaşmasını ve o soruyu ona sormasını teşvik ettim. | TED | فبدلًا من ذلك، شجعتُ ذلك الطالب طلب المساعدة وطرح ذلك السؤال على مندوب منظمة غير ربحية كان قد حضر للتحدث إلى طلاب فصلنا عن نفس الموضوع. |
Gözlerindeki ışığın silinişini izledim, ki o ışık Sınıfımızda sevinç yaratırdı. | TED | رأيتُ النور يخرج من عينيها وقد أشعل ذلك النور السعادة في فصلنا الدراسي |
Bir gün öğretmenler olarak sınıftan ayrıldığımızda "Sınıfımızda bütün kadınların anal seksten orgazm olduğunu düşünen bir erkek çocuğunun olması çok üzücü.” diye düşünebiliriz. | TED | وكمدرسين، يمكن أن نترك الفصل في يوم ما ونفكر إنه من الحزين وجود هذا الفتى في فصلنا الذي يظن أن النساء جميعًا يصلن للنشوة الجنسية من الجنس الشرجي. |
Sınıfımızda birine âşık olan tek ben değilim ya. | Open Subtitles | ليس وكأنني الوحيدة المعجبة بشخص في صفنا... |
Greg! Bak Sınıfımızda kim var? | Open Subtitles | (جريغ) انظر من في صفنا |
Greg, bak Sınıfımızda kim var. | Open Subtitles | (غريغ) انظر من في صفنا |
Pekala, sadece meraktan, Sınıfımızda arkadaşın mı vardı? | Open Subtitles | فقط بدافع الفضول هل كانت لديك صديقة من فصلنا ؟ |
Sebep bu olabilir evlat. Sınıfımızda böyle bir çocuk vardı. | Open Subtitles | يمكن ان يكون السبب ، يا بُني تعرف ، كان لدينا ولد كهذا في فصلنا |
Ya da "Sınıfımızda bazı hafif pornografide kendi vücuduna benzer vücutlu bir kadının arzu nesnesi olduğunu gördüğü için vücudu hakkında daha iyi hissettiğini söyleyen bir kız var." | TED | أو تلك الفتاة في فصلنا التي قالت أنها تشعر بتحسن كبير حيال جسدها. لأنها رأت شخصًا في نفس هيئتها مرغوبًا في بعض المواد الإباحية. |
Bizim Sınıfımızda böyle biri yoktu. | Open Subtitles | لم يحظى اي منا بذلك في فصلنا. |
Gelecek hafta sınıftan ayrıldığımızda "Sınıfımızda eş cinsel olan ve kendi cinselliğinin pornografide temsil edildiğini görmenin hayatını kurtardığını söyleyen bir erkek çocuk olduğu için gerçekten sevindim." diye düşünebiliriz. | TED | ومن الممكن أن نغادر الفصل في الأسبوع القادم ونفكر أنا فعلًا ممتن لوجود هذا الطفل المثلي الذي قال أنّ رؤية رغباته الجنسية ممثلة في المواد الإباحية أنقذت حياته. |