Düşününce aslında hiç de saçma değil. | Open Subtitles | الأمر ليس سخيفاً جداً لو فكّرت فيه. |
Hayır, saçma değil. Açıklayacak vaktim yok, Frank. | Open Subtitles | ليس سخيفاً و ليس لدي وقت لأشرح لك |
- Ama bu hiç saçma değil tabii. | Open Subtitles | لأنّ ما تقوله ليس سخيفاً على الإطلاق. |
- saçma değil, Wang. | Open Subtitles | - لا هراء " وانج " |
- saçma değil, Jack. | Open Subtitles | - لا هراء " جاك " |
saçma değil. Hepimizin hayatında lise yıllarından özel biri vardır. | Open Subtitles | لا هذا ليس سخيف لدينا جميعنا ذلك الشخص المميز |
Sadece saçma değil. Ayrıca, hakaret. Bu adamlar yıllardır benimleydi. | Open Subtitles | .إنها ليست سخيفة فقط و لكنها مُهينة هؤلاء الرجال كانوا معى لسنين , أنا دربتهم |
Yapamam. Bu saçma değil! | Open Subtitles | لاأستطيع تركك.هـذا ليس سخيفاً. |
- Bu çok saçma. - Hayır, bu saçma değil. | Open Subtitles | هذا سخيف كلا, هذا ليس سخيفاً |
Benimki saçma değil. | Open Subtitles | هذا ليس سخيفاً. |
Hiç tanışmadığım Shane'nin kız kardeşinden daha saçma değil. | Open Subtitles | (هذا ليس سخيفاً أكثر من شقيقة (شاين . و التي لم ألتقي بها من قبل |
saçma değil. | Open Subtitles | . هذا ليس سخيفاً |
- Hayır, hiç de saçma değil. | Open Subtitles | لا, ليس سخيفاً. |
- Hayır aslında, saçma değil. | Open Subtitles | كلا، في الواقع ليس سخيفاً |
Hiç saçma değil. | Open Subtitles | ذلك ليس سخيفاً |
Bu olayın kurbanları ve ailelerine göre saçma değil. | Open Subtitles | أنه فقط سخيف أنه ليس سخيف للضحايا |
Hayır saçma değil. Tanrı'yla konuşmak için en sevdiğim yol. | Open Subtitles | انها ليست سخيفة انها طريقتى المفضلة للحديث مع الله |