Saçmalık bu, o vurma olayında bal gibi de ben haklıydım. | Open Subtitles | هذا هراء بعض الشئ ، لقد كُنت مُحقاً بخصوص تلك الضربة |
Saçmalık bu dostum. Asıl bizim havalanmamız lazımdı. | Open Subtitles | هذا هراء , يا رجل . يجب أن نقلع بالطائرة |
Saçmalık bu. Hayal ettiğim romantik hafta sonu böyle değildi. | Open Subtitles | عزيزتي هذا هراء ولأقولها برومانسية فقد فقدناً عقولنا |
Saçmalık bu! Bu evi sevmiyorsun bile. | Open Subtitles | هذا سخيف حتى إنك لا تحبين المنزل ، لم تحبيه قط |
Bu saçmalık. Bu yılda 1,3 milyar ton yiyecek demek. | TED | نصف الطعام هذا جنون , انه 1.3 بليون طن من الطعام سنويا . |
Saçmalık bu. Kızlardan biri, ötekinin kıçına şaplak attı. | Open Subtitles | هذا هراء, تلك الفتاة صفعت الاخرى على مؤخرتها يا جيمي |
Gerçek bir aile olacağımızı sanıyordum. Saçmalık bu. | Open Subtitles | كنت أعتقد إنى سأحصل على عائلة حقيقية هذا هراء |
İmkansız. Top yerden zıpladı. Saçmalık bu! | Open Subtitles | مستحيل لقد خرجت الكرة من الملعب هذا هراء |
İngiltere'de yıldız futbolcu. Yapma. Saçmalık bu. | Open Subtitles | لاعب كرة قدم ناجح في انجلترا بربك اليس هذا هراء |
Saçmalık bu. Çok mu zevk alıyorsun, ha? | Open Subtitles | هذا هراء يجب أن نكون خائفين منك حقاً، هه، ياولد |
Saçmalık, bu sadece gözsüz bir vücut psikozu... | Open Subtitles | هذا هراء ، فكل هذا مجرد توهم ولو وجود لشخص بدون أعين |
Saçmalık bu! O iki adam sokakta yürüyordu. | Open Subtitles | هذا هراء, هؤلاء الإثنين كانا يعبران الطريق فحسب |
Saçmalık bu. Şuraya gidebilir miyiz? | Open Subtitles | هذا سخيف للغاية، هل يمكننا الإنتقال إلى هناك؟ |
Saçmalık bu. Şuraya gidebilir miyiz? | Open Subtitles | هذا سخيف للغاية، هل يمكننا الإنتقال إلى هناك؟ |
Saçmalık bu! Sen istemiyorsan ben de tek giderim. | Open Subtitles | هذا سخيف , اذا كنت لا تريد ان تخرج انا سأذهب بنفسي |
Saçmalık bu. Tek başına karar veremezsin. | Open Subtitles | هذا جنون لا يمكن ان تقرر على أخر لحظه |
- Ne lider ama. - Saçmalık bu. - İyi söyledin. | Open Subtitles | هذا جنون فهمت ذلك بطريقة صحيحة |
Saçmalık bu. Sözünün eri adamsın sanıyordum. | Open Subtitles | هذا هُراء لعين ، لقد اعتقدت أنك رجل تفي بوعدك |
Saçmalık bu. | Open Subtitles | أعني ، هذا جنوني |
Saçmalık bu! Asayiş önemsiz hale geldi. | Open Subtitles | هذه سخافة القضاء والقانون أصبحو متفرجين فقط |
Saçmalık bu. | Open Subtitles | ليتذكر كل ما شهد به في تلك المحاكمات، هذا سخف |
Saçmalık bu, çekip gidin... | Open Subtitles | إسمعوا هذا أمر سخيف ، عليكما .... بالمغادرة |
Saçmalık bu. Önce senaryosunu tekrar yazması için dallamanın birini getiriyorlar şimdi de kendi dizisinde yerine başkasını mı bulacaklar? | Open Subtitles | هذا كلام فارغ أولاً يأتون بفلان لينقح السيناريو، |
Saçmalık! Bu köprü oldukça sağlamdır. | Open Subtitles | هراء, هذا الجسر ثابت بشكل ميثالي |
- Saçmalık bu. | Open Subtitles | ذلك هراء , وأنتِ تعلمين ذلك |
- Kusura bakma ama Saçmalık bu. | Open Subtitles | - أَنا آسفُ، ذلك مضحكُ. - هَلْ حقَّاً إنَّها؟ |
Saçmalık bu. | Open Subtitles | هذه هراء. |
Saçmalık. Bu tutuklama tamamen yasadışı. | Open Subtitles | هذه حماقة كان هذا الاعتقال غير قانوني |
Mütevazı fikrime göre Saçmalık bu. | Open Subtitles | في رأي المتواضع، هذا مضحكُ. |