ويكيبيديا

    "saat önce" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • قبل ساعة
        
    • منذ ساعة
        
    • ساعة مضت
        
    • قبل ساعتين
        
    • منذ ساعه
        
    • منذ ساعتين
        
    • ساعة قبل
        
    • قَبْلَ ساعَةٍ
        
    • ساعات مضت
        
    • قبل ساعه
        
    • منذ حوالي ساعة
        
    • منذُ ساعة
        
    • من ساعة
        
    • ساعة الماضية
        
    • ساعاتِ مضتِ
        
    Dün gece. Bir saat önce parkta buluşmak için sözleşmiştik. Open Subtitles الليلة الماضية اتفقنا أن نلقتي في الحديقة قبل ساعة مضت؟
    Düşünsene, bir saat önce otoparkta kavga ediyorlardı. Ama bu gece, yıldız olacaklar. Open Subtitles فقط فكر, قبل ساعة كانو يتشاجرون في المواقف لكن الليلة, سوف يكونون نجوم
    - Bir saat önce bir İngiliz Hanımla birlikte çay içiyordum. Open Subtitles كيف ؟ لقد كنت اتناول الشاى منذ ساعة مع سيدة انجليزية..
    Ben de seninle gelmeye niyetliydim, ama fikrimi bir saat önce değiştirdim. Open Subtitles كنت أنوي أن أذهب إلى المحطة معك لكني غيرت رأيي منذ ساعة
    23 saat önce, General Aleksander Kodoroff 10 savaş başlığı çaldı. Open Subtitles منذ 23 ساعة مضت الجنرال أليكساندر كودروف سرق 10 رؤوس نووية
    Senin için daha bir saat önce markete gittim. Bekleyemez mi? Open Subtitles لقد ذهبت للمتجر لأجلك قبل ساعة ألا يمكنك الإنتظار لوقت لاحق؟
    Bir kamera kaydı ise, eve söylediğinden bir saat önce geldiğini tespit etmiş. Open Subtitles صور كاميرا الأمن تظهر وصوله إلى المنزل قبل ساعة من وصوله إلى هناك.
    Bu sokaktaki telefondan beni bir saat önce filan aradı. Open Subtitles اتصلت بي قبل ساعة من هاتف عمومي في هذا الشارع
    Buraya bir saat önce, güneş doğduktan hemen sonra konduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles تقديري انها وضعت هنا قبل ساعة تقريبا بعد شروق الشمس مباشرة
    Polis bir saat önce Adli Tabip Ofisi'ni aradığını söyledi. Open Subtitles الشرطة يقولون انهم اتصلو على مكتب الطب الشرعي قبل ساعة
    1 saat önce Çin'deydim ve arkadaşların beni buraya getirdi yani sen söyle. Open Subtitles قبل ساعة واحدة، كنت في الصين وأصدقائك جلبوني هنا، إذن أنت قل لي
    Sana bir saat önce o çantayı arabaya koymanı söylemiştim! Open Subtitles لقد طلبت منك أن تضعِ الحقيبة فى السيارة منذ ساعة
    Bu sabah ailesini aldırdım. Birkaç saat önce Kate Warner'laydım. Open Subtitles كنت التقط عائلتها هذا الصباح وكنت معها منذ ساعة تقريبا
    Seninle bir saat önce ormanda yaptığımız konuşmadan başka mı? Open Subtitles عدا المحادثه التى قمت بها معك فى الغابة منذ ساعة
    Ona, bir saat önce kaybolduğunu ve onu bulmamız gerektiğini söyle. Open Subtitles أخبره أنه غادر منذ ساعة وكان يجب علينا أن نعثر عليه
    Bir saat önce kalkan bir otobüsü yakalamanın imkânı yok. Open Subtitles من المستحيل الن أن تلحق بحافلة غادرت منذ ساعة مضت
    Sana, bir saat önce, aşağıdaki, hurda yığınını temizlemeni, söylemiştim. Open Subtitles لقد أخبرتك أن تُنظّف الرافعة التي بالأسفل مُنذ ساعة مضت
    Bunu bir kaç saat önce yaptırdım. Şimdi mutlu musun? Open Subtitles لقد فعلته بنفسي قبل ساعتين هل انت سعيدة الان ؟
    Aynen bir saat önce Benjamin Raspail'in başında bulduğumuz gibi. Open Subtitles تماما مثل التى وجدناها فى راس بنيامين راسبيل منذ ساعه
    Deri altı tarayıcısının da iki saat önce kapatıldığını tespit ettim. Open Subtitles لقد فحصت وجهاز تعقبه تحت جلدة تم تعطيله منذ ساعتين مضت
    - Umarım şeytanın öldüğünüzü öğrenmesinden yarım saat önce cennette olursunuz. Open Subtitles ربما تكون في السماء مدة نصف ساعة قبل ان يعرف الشيطان أنت ميت
    İlginçtir ki, Özgür Halk Hareketi bir saat önce bir bildiri yayınladı. Open Subtitles ومما يدعو للغرابة أن قيادة فولكسفراي أصدرت بيان قَبْلَ ساعَةٍ
    Evsiz ayyaşın teki, ki onu da sekiz saat önce tutuklamalıydık! Open Subtitles مخمور بلا مأوى كان يجب علينا حجزه منذ ثمان ساعات مضت
    Sağlık kontrolün için 1,5 saat önce benimle Global'de buluşmalıydın. Open Subtitles يُفترض أن تقابلني في المؤسسة قبل ساعه لتقوم بفحصك الجسدي
    - Pekala, bu kayıt.... ...bir buçuk saat önce yapılmış. Open Subtitles حسنًا ، هذا التسجيل سُجّل منذ حوالي ساعة و نصف
    Bir saat önce burada olman lazımdı. Open Subtitles كان يفترض بك أن تعود لهنا منذُ ساعة على الأقل
    Bir saat önce bu insanlara gitmeleri için 50 dolar ödedim. Open Subtitles دفعت لهؤلاء خمسين دولار كي يرحلوا من ساعة نعم لقد عدنا
    Bahse girerim 24 saat önce, geceyi burada geçireceğini düşünmedin. Open Subtitles راهنت بالـ 24 ساعة الماضية بأنك لم تفكري بقضاء الليلة هنا
    Üç saat önce havaalanında oturuyordum. Open Subtitles أنا مصومة منذ ثلاث ساعاتِ مضتِ كُنْتُ في المطارِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد