ويكيبيديا

    "saatlerden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الساعات
        
    Hepinizi çalışkanlığınız ve harcadığınız uzun saatlerden dolayı takdir ediyorum. Open Subtitles انا اقدر العمل الشاق و الساعات الطويله التى قضيتوها هنا
    Bay Whitaker kaza öncesindeki günlerden ve saatlerden söz etmek istiyorum. Open Subtitles سيد ويتاكر أود التحدث عن الأيام السابقة و الساعات السابقة للحادث
    Sonra bu pozitif saatlerden web sitesinde harcadıkları saati çıkarmışlar. Çünkü bu o insanların yaşamından bir bedel. TED وقاموا بالطرح من عدد الساعات الإيجابية تلك الوقت الذي قضاه الناس على الإنترنت، لأن هذا يأخذ من حياة الناس.
    saatlerden başka bir şeye bayılmaz sanırdım. Open Subtitles رغم ان كل اهتمامه الجنونى منصّب على الساعات
    Tamamen kişiseldir. Dediler ki, saatlerden söz ediyormuş... yeşil saatlerden. Open Subtitles هذا أمر شخصى, لقد قيل لى انه كان يتحدث عن الساعات, ساعات خضراء.
    Sürekli istediği şu pahalı saatlerden birini. Open Subtitles أحد هذه الساعات الباهظة الثمن التي لطالما أرادتها
    Belki ileridir.Dünyadaki en doğru saatlerden biridir. Open Subtitles ربما هي سريعة انها اكثر الساعات دقة في العالمِ
    O konuşan çalar saatlerden biri değil mi yani? Open Subtitles إنها ليست واحدة من تلك الساعات المنبهة الناطقة ؟
    Sürekli spor arabalardan, plazmalardan pahalı saatlerden bahseder oldu. Open Subtitles كل ما يتحدث عنه هو السيارات الرياضية شاشات البلازما الساعات والتلفزيونات الغالية
    Bu saatlerden verdiğin adamları hepsi, öldürüldü. Open Subtitles الرجال الذين أعطيتهم الساعات جميعهم ميتون
    Ve burada gördüğünüz saatlerden bazılarını,... ...güzel ve mizahi olması niyetiyle... ...belki de niyetten çok, içeriği hakkında... TED وهاهي بعض الساعات هناك، التي تتسم بالجمال وروح الدعابة -- ربما لا، ولكن نأمل بالنجاح --
    Buradaki noktalar, bazı İngilizce konuşan cevrelerin son saatlerden duygularını temsil ediyor. Her nokta tek bir blogcu tarafından yazılan tek bir cümle oluyor. TED هذه النقاط هنا تمثل بعض المشاعر الناطقة بالانجليزية في العالم خلال الساعات القليلة الماضية. كل نقطة تمثل جملة واحدة، قالها مدوِّن واحد.
    Evinizde bulunan saatlerden bir tanesi kayboldu, Bayan Pebmarsh. Open Subtitles إحدى الساعات التي وجدت في منزلكِ قد فقدت يا آنسة "بيبمارش"
    Peki neden o zaman bize saatlerden bahsetmedin? Open Subtitles لماذا لم تخبريني بخصوص الساعات ؟
    Şu saçma saatlerden Mm-hmm. Open Subtitles إحدى تلك الساعات الغبية التي لا يمكنك معرفة الوقت منها و... حسناً...
    Mükemmel senkronize edilmiş yan yana iki iyon saatini ele aldılar, sonra saatlerden bir tanesini 30 santimetre yukarı kaldırdılar. Open Subtitles أخذوا اثنتين من الساعات الحديدية جنبا" إلى جنب في تزامن تام و رفعوا إحدى الساعتين 12 بوصة
    Bütün saatlerden kurtulmuşsunuz. Open Subtitles صحيح , لقد تخلصت من كل الساعات
    Babanın saatlerden oluşan bir koleksiyonu yok muydu? Open Subtitles هل كان عن والدك مجموعة من الساعات
    O saatlerden takıyorlardı. Open Subtitles لقد كانوا يرتدون الساعات
    saatlerden bir tanesi Robert Simons adında birinde diğeri de Max Serle'de. Open Subtitles احدى الساعات مع رجل يدعى روبرت سايمون) والاخرى) (مع (ماكس سيرل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد