Başka şartlar altında, Romalı bir asker mükemmel bir sabah için düşlediğim şey olabilirdi. | Open Subtitles | في ظل ظروف أخرى ، لكان جندي روماني ضخم هو فكرتي لصباح جميل |
Biraz dışarı çıkıp ayaklayacağım. sabah için de biraz süt alacağım. | Open Subtitles | أخرج أقل الحصول على بعض الحليب لصباح اليوم. |
Konu o değil. Yarın sabah için biraz gerginim. | Open Subtitles | هذا ليس بسبب كلامك، أنا متوترة قليلاً بشأن صباح الغد. |
Bu sabah için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة بشأن صباح اليوم |
Yarın sabah için bugünden istiyorum. 20 kişi. Saati 1.40 dolardan. | Open Subtitles | أنا أطلب منك الأن من أجل صباح الغد عشرين شخصاُ، بأجرة دولار وأربعين سنتاً في الساعة |
- sabah için kusura bakma, bir daha olmaz. | Open Subtitles | آسف بشأن الصباح ولن يحدث ثانيةَ |
Bu arada yarın sabah için hazır olacak mıyız? | Open Subtitles | حسناً, هل سنكون مستعدون لصباح الغد؟ |
Umarım yarın sabah için kıyafetin hazırdır. | Open Subtitles | أمل بأنك جهزتي ملابسك لصباح الغد |
Yarın sabah için bir araba ayarla. | Open Subtitles | إطلب لي مركبة لصباح الغد. |
Lütfen sabah için mavi gömleğimi çıkarır mısın? | Open Subtitles | نعم , هلا طويت لي بدلة البحرية الزرقاء من أجل صباح الغد ؟ |
Bu sabah için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف بشأن الصباح. |
- Bu sabah için özür dilerim. | Open Subtitles | -أنا آسفة بشأن الصباح |