Belki bunun için golf sahasındaki ufak göletleri kullanabiliriz. | Open Subtitles | لذا يمكننا ان نستعمل أحد تلك البركة الصغيرة الموجودة في ملعب الغولف |
Sonra cesedi golf sahasındaki bir heykelin altına bıraktınız. | Open Subtitles | ثم وضعت جثته لتستند قرب تمثال في ملعب الغولف |
Senin çocuklar beni golf sahasındaki gizli göreve yolladıklarında... | Open Subtitles | رجالك وضعوني على مهمّة ملعب الغولف السريّ |
Basketbol sahasındaki dövdüğün gençleri hatırlıyor musun, Sameer? | Open Subtitles | أتذكّرْ كَمْ ضربت أولئك الأولاد في ملعب كرةَ السلة نفسها؟ |
İmgelemin. Beyzbol sahasındaki kavgayla ilgili olan. | Open Subtitles | الرؤية التي لديك ، الشجار في ملعب البيسبول؟ |
Ayarlarını, Norfolk golf sahasındaki yedinci delikle yapıyorlarmış. | Open Subtitles | إنهم يقومون بإختبارات تقويم بإستخدام القمر الصناعي السابع من ملعب الغولف الخاص بالبحرية |
...ya da beysbol sahasındaki çimleri kesiyorlardır.... ...parfümünü çok sevdim. | Open Subtitles | أو عندما يجزون العشب في ملعب كرة القاعدة و أحب عطرك |
Domuzun parçalanmış kemikleriyle golf sahasındaki kemikleri karşılaştırarak kurbanın atıldığı öğütücü olup olmadığını anlayacağız. | Open Subtitles | بمقارنة بقايا الخنزير المسحوقة بالشظايا التي عثرنا عليها في ملعب الغولف سيكون بمقدورنا أن نعرف |
Bu olunca da, Mauka'dan tutun da Makai'ye kadar her sokakta o futbol sahasındaki kadar kan dökülüyor olacak. | Open Subtitles | عندما يحدث هذا, كل شارع من مايكا الى ماكاى صوف تكون دمويه مثل ملعب الكرة. |
Golf sahasındaki büyük, bej renkli evlerden birine sahip olmak... | Open Subtitles | و احصل على واحد من تلك المنازل الكبيرة ذات اللون البيج و المطلة على ملعب الجولف |
Pekâlâ, futbol sahasındaki tüm anlaşmazlıkların giderildiği doğrulandı. | Open Subtitles | حسناً حصلنا على تأكيد بأن جميع العظام تمت إزالتها من ملعب كرة القدم |
Golf sahasındaki karşılaşmanızdan biraz etkilenmiş. | Open Subtitles | تراجع خطوه صغيره بعد لقائك به في ملعب الجولف |
Futbol sahasındaki dışkıları temizlemek için ödenen parayı gösteriyor. | Open Subtitles | إنها فاتورة تنظيف, أرض ملعب كرة القدم. |
Dominic Sperduto... 9. sınıfta, futbol sahasındaki 45 metre çizgisinde. | Open Subtitles | (دومينك سبيردوتو) خلال السنة الثالثة في فناء ملعب كرة القدم |
Golf sahasındaki sağlık görevlisi de oydu. | Open Subtitles | لقد كانت المُسعفـة فـي ملعب الغـولـف |
Futbol sahasındaki adam burada. | Open Subtitles | الشّخص من ملعب كرة القدم. هنا. أعلم ذلك، يا عزيزتي . |
- Çocukken, Nehir Kenarı sahasındaki maçlarda yorumculuk yapardım. | Open Subtitles | عندما كُنّا أطفالَاً -، لقد إعتدت أن أعلق على المباريات في ملعب النهر |
Golf sahasındaki en havalı adam sen olacaksın. | Open Subtitles | -فرقة الـ"أفياتورس ". ستكون الأروع في ملعب الغولف. |
Zachary'nin bırakıldığı golf sahasındaki boyanın aynı çorabınızda bulundu. | Open Subtitles | الصبغة نفسها بالضبط من من ملعب الغولف حيث كان (زاكاري) قد وُضع على جواربك |
Bekâretimi, bir futbol sahasındaki 100 yarda için vereceğimi mi düşündün? | Open Subtitles | في ملعب لكرة قدم؟ |