ويكيبيديا

    "saklanıyordur" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يختبئ
        
    • مختبئ
        
    • مختبئاً
        
    • تختبئ
        
    • مختبئة
        
    • يختبأ
        
    • مختبأة
        
    • مختبىء
        
    • مختبيء
        
    Gerçi saklanıyordur kodoş. İnadına yapıyor o domuz ya. Domuz deme. Open Subtitles الوغد الصغير يختبئ على الأرجح متعمدًا، الوحش الحقير
    Eğer kurtulan varsa bile saklanıyordur. Open Subtitles إن كان هناك أحد متبقٍّ، فإنه يختبئ بالتأكيد
    Belli ki bizi atlatmaya çalışıyor. Muhtemelen şehirde bir yerde saklanıyordur. Open Subtitles من الواضح انه يحاول ان يُضللنا ربما هو مختبئ هنا فى المدينة
    Muhtemelen, dağlarda bir yerde saklanıyordur. Open Subtitles قد يكون بين الجبال، في مكانً ما، مختبئاً
    Belki bir yerde saklanıyordur diyordum. Bir oyukta veya ağaçta. Orada güvende olacaktı ve ben onu bulup geri getirecektim. Open Subtitles كما لو كانت تختبئ بمكان ما، بكهف أوفيشجرة،وأنهاستكونآمنة...
    Eğer biraz mantığı varsa saklanıyordur. Rory! Open Subtitles اذا كانت تفكر جيدا فستكون مختبئة الآن
    Biz trafik kameralarına bakacağız, ama adamımız düz bir görüşten saklanıyordur. Open Subtitles إننا نتفقد كاميرات المرور، لكننا نعتقد أن رجلنا كان يختبأ عن مرأى النظر
    Yattığı piliçlerin kocalarından saklanıyordur muhtemelen. Open Subtitles انه ربما يختبئ من نفسك الزوج من أي العروس.
    Eğer saklanıyorsa nükleer saldırının gücünü emmek için saklanıyordur. Open Subtitles حيث يختبئ لامتصاص الطاقة الناجمة عن الهجمة النووية.
    Yanındadır ve bir yerde saklanıyordur muhtemelen. Open Subtitles الأرجح أنّه بحوزته وهو يختبئ في مكان ما
    Muhtemelen bir yerlerde saklanıyordur. Harbiden mi? Open Subtitles إنّه على الأرجح يختبئ في مكانٍ ما - حقّا؟
    Belki yatağın altına saklanıyordur ve birden çıkacaktır gibi. Böyle yapardı. Open Subtitles كأنـّه مختبئ تحت السرير وسيخرج، هذا ما كان يفعله عادةً.
    Büyük olasılıkla bir yerlerde saklanıyordur. Open Subtitles إسمع , إسمع , ربّما هو مختبئ فقط في مكانٍ ما
    Leo Johnson yerin dibine girdi sanki. Bahse girerim evinin yakınlarında saklanıyordur. Open Subtitles "ليو جونسن" ذاهب إلى الهاوية، أنا واثق من أنه مختبئاً قرابة منزله
    Evet, belki de bildiği bir ormanda saklanıyordur dedim. Open Subtitles أجل، لذا توقعت إنه ربما يكون مختبئاً في غابة مألوفة.
    Belki bir yerde saklanıyordur diyordum. Bir oyukta veya ağaçta. Open Subtitles كما لو كانت تختبئ بمكان ما، بكهف أوفيشجرة،وأنهاستكونآمنة...
    Belki birinden saklanıyordur ve kamyon giderken, aniden saçları aksa takılmıştır. Open Subtitles -ربّما كانت تختبئ من شخص ما ، وعلق رأسها بطريق الخطأ في العمود عندما بدأت الشاحنة بالتحرّك.
    Evet ama bir yerlere sinmiş saklanıyordur. Open Subtitles نعم، لكن لا بد أنها مختبئة بمكان ما
    - Atladığını gözümle gördüm. - Belki de saklanıyordur. Open Subtitles لقد قفزت ربما تكون مختبئة
    Belki de burada saklanıyordur diye düşünmüştüm. Open Subtitles لقد فكّرتُ أنه لربما يختبأ هنا.
    Eminim oralarda bir yerde saklanıyordur. Open Subtitles أنا متأكد انها مختبأة في إحدي التفاصيل
    Ya saklanıyordur veya yakalanmış ya da ölüdür. Open Subtitles هذا يعنى انه مختبىء او مقبوض عليه ميت
    Muhtemelen saklanıyordur çünkü senin ona kızdığını sanıyor. Open Subtitles هو من المحتمل مختبيء لانه يعتقد انك غاضب عليه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد