Annem ve arkadaşlarından saklanmak için daha iyi yerler olmalı. | Open Subtitles | أبي، لابد من وجود مكان أفضل للإختباء من أمي وأصدقائها |
Babam, saklanmak için mükemmel, dedi. | Open Subtitles | لقد قال أبى أنه كان مكاناً مناسباً للإختباء. |
Senin içinde bir çok Aşk Tanrısı var ama, itiraf etmeliyim ki, Aşk Tanrısı saklanmak için garip bir yer seçmiş. | Open Subtitles | لديك الكثير من كيوبيد بداخلك لكن، لا بد لي أن أعترف اختار كيوبيد مكان غريب للاختباء |
Amerikalı aptal değil. saklanmak için en iyi yerin orası olduğunu biliyor. | Open Subtitles | الامريكي ليس احمقا انه يعرف انه المكان الأفضل للاختباء |
Akıllıca. Polisler geri gelmeyecektir. saklanmak için iyi bir yer. | Open Subtitles | ذكية, فالشرطة لن تعود هنا ثانية انه المكان المثالى للأختباء |
Yalnızca milletin saklanmak için bir araya geldikleri bir yer. | Open Subtitles | إنه فقط هذا المعسكر حيث تجمع كل هؤلاء الناس للإختفاء |
Bilmem biliyor musun, ama masanın altı cenin pozisyonunda saklanmak için çok uygun. | Open Subtitles | لا اعرف ما إذا كنت تعلم هذه النقطة ان الفراغ المتواجد بأسفل مكتبك يصلح تماماً للإختباء متكوراً حول نفسك كالجنين |
- saklanmak için mükemmel bir yer. Gece yarısı ziyafeti için alt kattaki kan bankası, tüm bu teçhizat. | Open Subtitles | إنه أفضل مكان للإختباء الكثير من الدماء في الأسفل لوليمة منتصف الليل |
Fasulye olmadan da olur, tamam mı, çünkü burası saklanmak için çok ama çok harika bir yer. | Open Subtitles | سنكون بخير بدون الفاصولياء لأن هذه منطقة ممتازة للإختباء |
Eğer sizin yerinizde olsaydım, iyi bir avukat ve önümüzdeki 25 yıl saklanmak için bir yer bulurdum. | Open Subtitles | اذا كنت مكانك كنت لأبحث عن محام جيد ومكان رائع للإختباء طيلة ال25 سنة المقبله |
Bütün bu anormal enerji kraterin içini döverken saklanmak için mükemmel bir yer. | Open Subtitles | مع كل هذه الطاقة الكونية تسقط في الحفرة، انها أفضل مكان للإختباء. |
"O yalnızlığımı doldurmak için mi içiyorum yoksa dönüştüğüm o tiksindirici şeyden saklanmak için mi?" | Open Subtitles | هل أشرب لأشعُر بالوِحدة أم للإختباء من الرُعب الذي تحوّلتُ إليه؟ |
Nasıl tanımladığın umurumda değil, Yalnızca saklanmak için yeterince büyük olduğunu söyle çünkü ziyaretçilerimiz var, | Open Subtitles | لا يهمني ما تسميها فقط اخبرني انها كبيرة كفاية للاختباء داخلها لأن هناك احد في الجوار |
Amerikalı aptal değil. saklanmak için en iyi yerin orası olduğunu biliyor. | Open Subtitles | الامريكي ليس احمقا انه يعرف انه المكان الأفضل للاختباء |
Maskeler ondan saklanmak için kapıya bırakılan şekerler onu doyurmak için ve balkabaklarına çizilen yüzler ona tapmak için yapılıyor. | Open Subtitles | كانت توضع الأقنعة للاختباء منه الحلوى توضع على عتبات الأبواب منأجلابعاده, تحفر الوجوه في ثمرات القرع من أجل عبادته |
Bak, şu anda, işleri batırdığımın arkasına saklanmak için seni bahane olarak kullanıyorum, farkında mısın? | Open Subtitles | أنا أستخدمكِ الآن كسبب للاختباء خلفه من الفوضى التي سببتها أتعلمين ماذا؟ |
Burada saklanmak için başka bir bahane bulmak zorundasın. | Open Subtitles | سيتوجب عليك البحث عن عذر اخر للأختباء هنا |
O arkadaşlarından biri kaçıyordu ve saklanmak için sizin çiftliğinizi kullandı. | Open Subtitles | من هؤلاء الأصدقاء القدامى. الذي هرب.. وأستخدم مزرعتُك للأختباء. |
Çok çok uzun zaman önce saklanmak için dünya'ya geldik. | Open Subtitles | جئنا إلى الأرض للإختفاء بين شعبك لمدة طويلة ، منذ زمن طويل |
Ayrıca saklanmak için artık çok yaşlı biriyim, gücüm tükeniyor. | Open Subtitles | لكن أنا أيضاً عجوز لأختبىء خصوصاً من ذلك |
Ondan ve beyaz adamdan saklanmak için buraya gelirdi. | Open Subtitles | أتت إلى هنا لتختبئ منه و من الرجل الأبيض |
saklanmak için kaçıp ormandaki bir kulübeye yerleşen ben değilim. | Open Subtitles | لست أنا الشخص الى يهرع الى كوخ بالغابه ليختبئ |
Burada saklanmak için bir ordu öldürmüş olmak gerekir. | Open Subtitles | اسمع عليك ان تكون قتلت جيشا كاملا لتختبىء في مكان مثل هذا صحيــح صحيح |
Bizden saklanmak için ne biçim bir sihir kullandın? | Open Subtitles | أيّ سحر إستخدمتهُ لتختفى عننا؟ |
Üzgünüm. - Kal! saklanmak için burası iyi. | Open Subtitles | لا لا ابقي فهو مخبا جيد. |
Neden yok ki. Yani, uydurma isimlerin ardına saklanmak için. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتخيل لماذا قد تفعل أعنى أن تختبىء خلف إسماً مستعاراً |