Yaptığı şeyden kaçması, olanlardan saklanması yaptıklarıyla yüzleşmeyi ve sonuçlarına katlanmayı reddetmesi. | Open Subtitles | الإختباء مما قد مضى رفض مواجهة الأمر .و تحمل العواقب |
O akşam senin odanda saklanması ile ilgili başka bir nedeni var mı diye merak ediyorum. | Open Subtitles | هو فقط يجعلني أتساءل إذا كان لديها دوافع خفية... في الإختباء... في غرفة نومك الليلة |
Depresyonun bir belirtisi de geçmişteki üzücü olaylara takılı kalmaktır. Bu da kişinin yaşadığı zamana dikkatini vermemesine sebep olur. Böylelikle de kısa süreli anıların saklanması zorlaşır. | TED | كما أن الخوض في الأحداث المؤلمة في الماضي، وهو عرض آخر من أعراض الاكتئاب، يصعب علينا الالتفات إلى حاضرنا، الأمر الذي يؤثر على قدرتنا على تخزين الذكريات على المدى القصير. |
Sorun şu ki pil atıklarının saklanması biraz pahalı. | Open Subtitles | -بالضبط، نعم . المشكلة أنّ تخزين رُسابة البطاريات يكون عالي التكلفة. |
Bu sadece retrograd Batı toplumunun bize aşkın mantığının az bulunur bir eşya gibi istiflenmesi saklanması gerektiğini öğretmesiyle ilgili bir şey. | Open Subtitles | ما عدا مجتمعنا الغربي المتردّي فقط الذي يعلّمنا أنْ نؤمن بمنطق الحب كنُدرة، وكسلعة ينبغي تخزينها واكتنازها. |
Kurşun ve kadmiyum dahil olmak üzere, zehirli maddelerin uygunsuz şekilde saklanması ve atılması. | Open Subtitles | " غير صحيح تخزينها والتخلص منها من المواد السامة بما في ذلك الرصاص والكادميوم ". كل الحق، أن المنطقة كلها هو الصناعي. |
Bukalemunun derisi yeşil, mavi, mor, beyaz hayvanlardan saklanması içindir. | Open Subtitles | جلد الحرباء أخضر ، أزرق بنفسجي و أبيض هو للاختباء من الحيوانات |
saklanması için onu saraydan uzak bir yere gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلته بعيدا عن القصر للاختباء. |
Bıçaklar saklanması kolay aletlerdir. | Open Subtitles | السكين سهله الاخفاء |
saklanması çok zor görünüyor. | Open Subtitles | إحتمالات الإختباء للمصرفي هذاصعبة،حتيوإنأمسكنابهِ... |
Sıkı şekilde saklanması gerekiyor. | Open Subtitles | عليه الإختباء منهم. |
Karımın benden saklanması için ona yardım mı ediyorsun? | Open Subtitles | -هل ساعدت زوجتي في الإختباء عني؟ |
- Pişmiş ile çiğ gıdaların saklanması. | Open Subtitles | تخزين المواد الغذائية الخام مع المطبوخة |
Stark Industries ve Federal Hükümet'in ortak girişimi olan Hasar Kontrol Deparmanı bütün dünya dışı maddelerin toplanması ve saklanması projesini üstlenecek. | Open Subtitles | المشروع المشترك ما بين شركات (ستارك) والحكومةالفيدرالية.. قسم مكافحة الأضرار. سيُشرف على تجميع و تخزين المواد الفضائية و الغريبة. |
Scofield, bunların serin ve nemli bir yerde saklanması gerektiğini biliyordu. | Open Subtitles | سكوفيلد) عرف أنه يجب تخزينها) في مكان بارد و رطب |
- saklanması için hiç sebep yok. | Open Subtitles | ليس هناك ما يدعوه للاختباء |
Burası, "A"nın saklanması için mükemmel bir yer. | Open Subtitles | هذا مكان مثالي للاختباء بالنسبة لـ (اي) |
Bıçaklar saklanması kolay aletlerdir. | Open Subtitles | السكين سهله الاخفاء |