Pekala, bir şey bulamamışlar uyuşturucu bağlantılı bir hesaplaşma olduğunu sanıyorlar... | Open Subtitles | حسنا، لم يجدوا شيئا في الحقيقة يظنون أن الأمر متعلق بالمخدرات |
Kesinlikle! Bizim firmada da bu var. Bir dava için ağlayacağını sanıyorlar. | Open Subtitles | هذا صحيح، بشركتي للمحاماة يظنون أن المرأة ستبكي على أي وثيقة شرعية |
Gerçekliğin o olduğunu sanıyorlar, ama aslında gerçek gerçeklik bu. | Open Subtitles | يظنون بأن ذلك هو الواقع ولكن هذا هو الواقع الحقيقي |
Bir sürü insanla tanışıyorum sanıyorlar ki iyi yaptıkları hiç bir şey yok. | TED | ألتقي بجميع أنواع البشر الذين لا يعتقدون أنهم جيدون حقا في أي شيء. |
Ailelerimiz bizim için en iyisini bildiklerini sanıyorlar ama bilmiyorlar. | Open Subtitles | أهلنا يظنون أنهم يعرفون مصلحتنا لكنهم في الحقيقة لا يعرفونها |
Çünkü her şeyin, bulaşığın üzerine su akıtmaktan ibaret olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يظنون أن سريان الماء على الطبق هو كل شئ |
Paraları var diye kendilerini birşey sanıyorlar. | Open Subtitles | لديهم حفنة من المال, ولهذا يظنون بأنّهم أشخاص مهمّين. |
Asla gelişmek istemiyorlar. Kendilerini kusursuz sanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يرغبون بذلك لأنهم يظنون أنهم مثاليون |
Onlara oyun oynadığımı sanıyorlar. | Open Subtitles | لقد كانو يظنون بإني أسرقهم , لكن زوجتي مريضة ويجب علي دفع الفواتير |
Aptallar ! Modern bir orduyla başa çıkabileceklerini sanıyorlar. | Open Subtitles | يا لهم من مساكين يظنون أن بوسعهم مقاومة جيشنا الجبار |
Galiba benim bir tanrı olduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | ولكني أعتقد أنهم يظنون بأني إله من نوع معين. |
- Bunu bize yapabileceklerini mi sanıyorlar? - Biliyorum. | Open Subtitles | ـ يظنون أنهم يمكنهم أن يفعلوا هذا بنا ـ أدرك هذا |
"Onlar benim hakkımda herşeyi b ildiklerini sanıyorlar Fakat hiçbir şey bilmiyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أنهم يعرفون كل شيء عني لكنهم في الحقيقة لايعلمون أي شيء |
Ne yani, hiçbir şey yapamaz mıyız sanıyorlar? | Open Subtitles | ماذا, هم يعتقدون أننا لا نستطيع أن نفعل شئ |
Daha sonra çıkıp gelip her şeyi alacaklarını sanıyorlar, değil mi? | Open Subtitles | وبعدها يعتقدون أن بإمكانهم مهاجمتُنا وأخذ كُل شيء, اليس كذلك ؟ |
Geceleri çadırına geldiğimde yastığının altına nane şekeri koyduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أنني عندما أتسلل لخيمتكِ ليلاً لأضع نعناعاً على وسادتكِ |
...Sadece bir altın bilezik'ten ibaret sanıyorlar fakat, hazine benim. | Open Subtitles | يعتقدون أنه مجرد سوار واحد، لكن بقية الكنز هو لي |
Dinlenmek için oturduktan sonra öldüğünü sanıyorlar. | Open Subtitles | يَعتقدونَ بأنّها ذَهبتْ للجُلُوس لإرْتياَح، ومَرْفُوس. |
İnsanlara böyle şeyler yapıp, yanlarına kalacağını sanıyorlar. | Open Subtitles | يحسبون أنّ بمقدورهم فعل أمور كهذه إلى الآخرين |
Yapamam Frenchy. Motorda hayaletler olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | إنني لا أستطيع فعل ذلك يا فرنشي إنهم يعتقدون أن ذلك المحرك به أشباح في داخله |
Adamlar bizi hayır cemiyeti sanıyorlar ve borçlarını ödemiyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال يعتقدون اننا نخاف واننا نحصل على صدقة او اى شىء |
Onu yanımda getirmeyi planlamadım. Olduklarında daha iyi olduklarını sanıyorlar. | Open Subtitles | لا أفكر فى إحضارها معى فهم يعتقدون انهم افضل منى |
Ortakları parayı nereye sakladığını Biliyorum sanıyorlar. | Open Subtitles | شركائه يعتقدون بأنني أعرف أين اخفى المال |
Izgara morinayla sade kahve isteyince niye yaşlı sanıyorlar ki? | Open Subtitles | لماذا يفكرون أن شخص سوف يطلب سكرود مشوي مع القهواء السوداء ,هذا طلب لـ كبار السن ؟ |
Bu aptallar koniyi kontrol edeceklerini sanıyorlar ama edemezler. | Open Subtitles | هؤلاء الحمقى يظنّون أنّهم سيتحكمون في المخروط، لكنّهم لن يستطيعوا ذلك. |
-Hiç kimseye burada olmadığımı söyledin mi? -Hayır, uyuduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | ـ هل أخبرت أحداً أننى كنت بالخارج ـ كلاّ ،إنهم يعتقدون أنك نائم |