Bir haftadır var. Bak, ben Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | مجرد برد كان لدي طوال الأسبوع أنا هنا لمساعدتك |
Tamam, sorun yok. Onunla da ilgilenirim çünkü Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | لا مشكلة، سأهتم بالأمر لأني هنا لمساعدتك |
Ne oldu bana bilmiyorum. Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | لا أعرف ماذا حلّ بي، إنني هنا لمساعدتك |
Bunun başına geldiği için üzgünüm ve ben elimden geldiğince Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | كايتنس أنا آسف لأن هذا يحدث لك و أنا هنا لأساعدك بكل طريقة ممكنة |
Ailene neler olduğunu biliyorum. - Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا أعلم ما حدث لكِ ولعائلتكِ أنا هنا لمساعدتكِ |
Ben Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | قف , مهلاً , تعرف ماذا , أنا هنا لمساعدتك . |
Ama inan ya da inanma, ben Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | صدّق أو لا تصدّق لكنّي هنا لمساعدتك |
Siktir! Tanrım! Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | تبًا، يا إلهي أنا هنا لمساعدتك |
- Selam. Yeni avukatın benim ve Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أما محاميتك الجديدة، وأنا هنا لمساعدتك |
Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | - أنا هنا لمساعدتك حسناً ؟ انظر .. لدي مايقارب |
Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لمساعدتك |
Sana yardım etmek için buradayım oğlum. | Open Subtitles | أنا هنا لمساعدتك أيها الفتى |
Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لمساعدتك |
İsmim Tony Almeida, ben federal bir ajanım ve Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | إسمى (تونى ألميدا) أنا عميل فيدرالى, ولكننى هنا لمساعدتك |
Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | لابأس , انا هنا لمساعدتك |
Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لمساعدتك |
Yardımıma ihtiyacın varsa Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | و إن كنت تحتاج لمساعدتي، أنا هنا لأساعدك. |
Muhtemelen şu an kafan çok karışık anlıyorum ama Sana yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | أعلم أنك مستغرب مما يحدث الآن لكني هنا لأساعدك |
Sana yardım etmek için buradayım, son durumları bildirmeye geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأساعدك لأطلعك على الحقائق |
Şimdi, Sana yardım etmek için buradayım, ve sormak zorundayım, uyuşturucuyu sen mi verdin? | Open Subtitles | الآن أنا هنا لمساعدتكِ ولكن يجب أن أسأل هل قمتِ بتخديره |
Sana yardım etmek için buradayım. Johnson'a güvenemezsin. | Open Subtitles | أنا هنا لكي أساعدك لا تثقي بجونسون. |